Ayşe Baykal, aslen Trabzonlu olup 20 Aralık günü İstanbul’da ikiz kardeşi Hanife ile birlikte dünyaya gelmiştir. Tek başına kendine ait bir doğum tarihi olmadığı için doğum tarihini kamuya açık yerlerde zikretmemektedir. Doğum sıralamasına göre Ayşe, tıp literatürüne göre ise Hanife büyüktür ama pratikte eşittirler.
Ayşe, kardeşi ve mahalle arkadaşlarıyla birlikte çocukları çok seven babaları sayesinde çok güzel bir çocukluk yaşamışlardır.
Her ne kadar anne disiplini çok sevdiği için sık sık babayı eleştirse de baba ve kızları birlikte bu zorluğu atlatmayı başarmıştır.
İlkokulu mahalle okulunda beş yıl aynı öğretmende okumuştur. Beş yıl boyunca ikiz öğrencilerini ayırt edemeyen ve ayrımcılık yapmamak için ikisine de aynı notları vererek mezun eden sevgili öğretmeni Hikmet Karataş’ ı minnetle anmaktadır.
İlkokuldan sonra Hafızlık ve Arapça eğitimleri alan Ayşe, Refah Partisi ile tanıştıktan sonra aktif siyasete girmiştir.
Bayrampaşa İlçe Kadın Kolları Başkanlığı ile başladığı siyaset hayatına Fazilet Partisi ve Saadet Partisi dönemlerinde İl Kadın Kolları Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunarak devam etmiştir.
Ortaokul ve Lise’yi dışarıdan bitiren Ayşe, Esenler Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı iştiraki olan KİPTAŞ’ta Halkla İlişkiler biriminde çalışmıştır. Kamu hayatının kendine göre olmadığını anlayan Ayşe, kafe açma girişiminde bulunmuş, yaşadığı başarısızlık ve acı tecrübeden sonra ticaretin de kendine uygun bir alan olmadığını anlamıştır.
Şu an Türkiye Beyazay Derneği Engelli İstihdamı alanında çalışmaktadır. İşini sevmekle birlikte ait olduğu dünyanın “yazmak” olduğuna karar vermiştir.
Küçük bir kızken yazdığı şiirleri ve günlüğü gizlice okuyan kardeşi Hanife’ye küsen Ayşe, bugün yazdıklarını kocaman bir dünya ile paylaşmakta ve bundan da mutluluk duymaktadır.
hürriyet.com.tr yazarı olan Ayşe; Türkiye’nin konuşulmayan gündemine dikkat çekmeyi, hayatın içinden insan hikayelerini yazmayı ve hayata biraz da renk katmayı sevmektedir.
İnsanı yazmak için önce onu okumak gerektiğini öğrenen Ayşe bol bol insan okumaktadır. İnsanları bütün olarak kabul etmenin imkânsız olduğunu ve aslında bunun gerekli olmadığını anlamış ve kendince bir yol tutturmuştur.
Ayşe, tam bir Karadeniz kızıdır; ne zaman dumanlı ne zaman güneşli olacağı belli değildir yani. Bununla birlikte en sevdiği hava ise yağmurlu havadır. İlkeli olmanın özgürlüğünü zorluklara tercih eden, vefasızlığa tahammülü olmayan, doğrularını kimse için vazgeçmeyecek kadar seven bir Yay burcu insanıdır. Karakterinde yer yer Yeşilçam filmlerinin etkisi görülmektedir.
Annesi tarafından hanım hanımcık, etliye sütlüye karışmayan, okuyup, evlenip çoluk çocuğa karışacak bir evlat olarak programlanan Ayşe’nin iç sesi annesinin sesine galip gelmiş ve ortaya karışık bir profil çıkmıştır.
Hâlen, İstanbul Üniversitesi Uzaktan Eğitim Sosyoloji öğrencisi olup, her türlü kursa katılmaya çok meraklıdır.
Ayşe, annesi ve kardeşi Hanife ile birlikte yaşamaktadır. İçinde çok güzel arkadaşları, iki ağabeyi, sekiz yeğeni, bir manevi kızı, bir kedisi ve yazdıklarını paylaştığı kocaman yürekli okurlarının olduğu mutlu bir dünyası vardır.