DİYARBAKIR'daki hendek- barikat operasyonlarında, evinde silah
ile patlayıcı sakladığı iddiasıyla tutuklanan ve tutuklu
kaldığı sürede eşi tarafından terk edilip, 4 çocuğu ortada
kalan Ferhat Pılğıs (33), yargılandığı davada beraat edince Hazine
hakkında, 'haksız tutukluluk' gerekçesiyle 2 milyon liralık
tazminat davası açtı. 19 aylık tutukluluğun ardından özgürlüğüne
kavuşup, 4 çocuğuyla küçük bir eve yerleşen Pılğıs, "Kendimi
ifade edene kadar 2 yıl geçti" dedi.
Merkez Sur ilçesinde, 2015 yılında başlatılan hendek- barikat
operasyonları nedeniyle sokağa çıkma yasağı ilan edilirken,
çaycılık yapan Ferhat Pılğıs da 4 çocuğu ve eşiyle birlikte
Fatihpaşa Mahallesi'ndeki evinden çıkamadı. Çatışmalar
dolayısıyla 1 ayı aşkın süre evden çıkamayan Pılğıs,
10 Ekim 2015'te, evinin sokaktan girilebilen avlusuna silah ve
mühimmat dolu 2 çanta bırakıldığını gördü. Durumu güvenlik
güçlerine bildirmek isteyen Pılğıs, telefon şebekeleri engellendiği
için 155'i arayamadı. Çatışmaların sürdürüldüğü 11 Ekim 2015'te ise
güvenlik güçleri, Fatihpaşa Mahallesi'ne operasyon düzenledi.
Mahalleye gelen polislere evin avlusunda silah ve mühimmat olduğunu
bildiren Pılğıs, gözaltına alındı. Gözaltına alınırken,
darbedildiğini ileri süren Pılğıs, Terörle Mücadele Şubesi'nde 2
gün sorgulandı. Sorgusunun ardından tutuklanıp, cezaevine konulan
Pılğıs hakkında, soruşturma başlatıldı.
'ÖRGÜT MENSUBU' DİYE SUÇLANDI, 15 YIL HAPSİ İSTENDİ
Soruşturmayı 11 Nisan 2016 tarihinde tamamlayan savcılık tarafından
Ferhat Pılğıs hakkında, 'terör örgütüne silah sağlama' suçundan 15
yıl hapis istemiyle iddianame hazırlandı. İddianamede, silah ve
mühimmatın güvenlik güçlerine karşı kullanıldığını belirten
savcı, Pılğıs'ın bölgedeki eylemlere devamlı ve sistemli şekilde,
aktif olarak katıldığını kaydetti.
EŞİ TERK ETTİ, ÇOCUKLAR ORTADA KALDI
'Terör' suçundan tutuklandığının duyulması üzerine Ferhat
Pılğıs, çok sayıda güvenlik korucusu bulunan ailesi
tarafından dışlanırken, 10 yıllık eşi Ç.P. tarafından da terk
edildi. Annelerinin evden kaçması üzerine İbrahim (3), Meryem (5),
Helen (10) ve Mushap Pılğıs (13) da ortada kaldı. Sur'daki evleri
yıkıldığı için gidebilecekleri yer kalmayan çocuklar, uzun süre
dilencilik ve çöpçülük yaparak, yaşamını sürdürmeye çalıştı. 4
çocuğu sokakta kalan Pılğıs ise cezaevinde kalıcı psikolojik
rahatsızlık geçirdi.
'BAYRAK ÜZERİNE ANT İÇTİM'
İddianamenin kabul edilmesinin ardından Ferhat
Pılğıs'ın yargılanmasına, 2016 yılında, 5'inci Ağır Ceza
Mahkemesi'nde başlandı. İfadesinde, çantaları kimin bıraktığını
bilmediğini belirten Pılğıs, "Güvenlik güçlerine haber vermek
istedim. Telefonlar çalışmıyordu. Silah sesleri geldiği için
çıkmaya korktuk. Güvenlik güçlerinin kapıları kıra kıra
geldiklerini duyunca sevindim. Eşyaları dışarı atma fırsatım vardı;
fakat teröristlerden biri alsa ve güvenlik güçlerine karşı
kullansaydı bu, beni vicdanen rahatsız ederdi. Hepimiz, vatanın
evladıyız. Bulunduğum eve gelen ilk güvenlik görevlisine, avluda
malzeme olduğunu söyledim. Evime koşmaya başladılar ve beni
çocuklarımın gözü önünde yere yatırıp, darbettiler. Ben, kendi
halinde işten eve giden biriyim. Askerde bayrak üzerine ant içtim.
Bu, benim sivil hayatımda da geçerlidir" dedi.
2 YIL 4 AY SONRA SUÇSUZ BULUNUP, BERAAT ETTİ
Cezaevinde 19 ay tutuklu kalan Ferhat Pılğıs, 2 Mayıs 2017
tarihinde serbest bırakılırken, 2018 yılının Şubat ayında ise
suçsuz bulunarak, beraatine karar verildi. Ailesinde güvenlik
korucuları bulunan ve kuzeni şehit olduğu için terör suçlularının
kaldığı cezaevinde kalıcı psikolojik rahatsızlık geçiren Pılğıs,
eşinin terk ettiği 4 çocuğunu bularak, Bağlar ilçesinde küçük bir
eve taşındı. Bu sürede eşinin kendisine boşanma davası açtığını
öğrenen Pılğıs, rahatsızlığı nedeniyle bir işte çalışamadı. İş
bulamayan Pılğıs'a eski arkadaşı ve komşuları sahip çıktı. Son
zamanlarda aldığı kira yardımı da kesilen Pılğıs, komşularının
yaptığı yemeklerle çocuklarının karnını doyurmaya
başladı.
2 MİLYON LİRALIK TAZMİNAT TALEBİ
Ferhat Pılğıs'ın beraat etmesinin ardından avukatı İbrahim Halil
Gökalp, Hazine aleyhine 2 milyon liralık tazminat davası açtı. Ağır
Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçesinde müvekkilinin, ailesiyle
kıt kanaat geçinip, mutlu hayat sürdüğünü belirten Gökalp, şunları
kaydetti:
"Müvekkilin ailesinden bir çok kişi korucudur ve korucu kuzeni
şehit olmuştur. Müvekkilimin gözaltı süreci çok zorlu ve şiddetli
olmuştur. Tutuklandığı için yuvası dağılmış, çok sevdiği eşi
başkasına kaçmıştır. Sokakta kalan 4 çocuğu ise dilencilik ve
çöpçülük yapmaya başlamıştır. Tutuklama nedeniyle telafisi imkansız
sonuçlar doğmuştur. Müvekkil, başka bir dünyada yaşıyormuş gibi
yaşama sevinci elinden alınmış bir hal içerisindedir.
Tutuklanmasaydı eşi başkasına kaçmayacaktı. En muhteşem karar
bile hayatını, eşini, mutluluğunu, huzurunu, yaşama sevincini
asla geri getirmeyecektir. Masumiyeti kesinleşmiş
müvekkilimiz şu an hayata tutunmak için büyük çaba göstermektedir.
Yaşama sevinci kalmayan birinin, yaşaması için büyük destek
sağlanmalıdır."
Hazine aleyhine 2 milyon liralık tazminat davası açan
avukat Gökalp, müvekkilinin suçsuz yere 19 ay tutuklu
kaldığını belirterek, "Olayın mağduru olmasına rağmen suçlu gözüyle
bakıldı. Suçsuz bulunduktan sonra hukuki süreci başlattık. Müvekkil
ve 4 çocuğu çok etkilendi. Hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Büyük
mağduriyet yaşandı. Bu olaylar, filmlerde görülür; ama bizzat
yaşandı. Hukuki anlamda elden geleni yapacağız. İnşallah,
başkalarının canı yanmaz" dedi.
'KENDİMİ İFADE EDENE KADAR 2 SENE GEÇTİ'
Ferhat Pılğıs, cezaevinde geçirdiği günleri unutup, hayata
çocuklarıyla birlikte yeniden tutunmaya çalışıyor. Bağlar ilçesinde
oturduğunu, kiranın yüksek olması nedeniyle Sur'a taşındığını
anlatan Pılğıs, şöyle konuştu:
"Pazarda sebze, meyve topluyorum. Eşimin gittiğini duyunca
yıkıldım, perişan oldum. Aklım çocuklarda kaldı. Kendimi ifade
edene kadar 2 yıl geçti. Eşimle boşandık. Borca ekmek, sebze
alıyorum. Kira yardımı alıyorduk. 1,5 aydır alamıyoruz. 2- 3
kiramız üst üste bindi. Ağır iş yapamıyorum. Bundan sonra
çocuklarıma bakacağım. Onların bir gülümsemesi bana
yeter."
'AİLESİ VE EŞİ DIŞLADI'
Cezaevinde kaldığı dönemde Ferhat Pılğıs'ın çocuklarını bularak,
sahip çıkan arkadaşı Mustafa Aslan ise "Yaşadığı çok ağırdı. Gücüm
yettiği kadar yardım etmeye çalışıyorum. Çok zor bir yaşam
mücadelesi veriyor. Hepimiz yardım etmeye çalışıyoruz; ama yetersiz
kalıyor. Ailesi korucu kökeninden gelen bir aileydi. Ailesi ve eşi
tarafından dışlandı. Eşi, çocukları bırakıp, başkasıyla kaçtı. Bu
evi tuttuk ve çocuklarıyla buraya yerleştirdik" dedi.