Bu deniz feneri, konumu itibarıyla dünyanın en tehlikeli deniz fenerlerinden biri olarak kabul ediliyor. Dev dalgalar ve kötü hava koşulları, bekçilerin günlük yaşamını son derece zorlaştırıyor.
Bekçilerin Olağanüstü Maaşları
La Jument’te görev alacak deniz feneri bekçilerine yıllık yaklaşık 40 milyon TL’ye varan maaşlar sunuluyor. Bu yüksek ücretler, zorlu şartlarda çalışmanın bir ödülü olarak görülüyor. Ancak, bu cazip maaşların arkasında bekçilerin karşılaştığı büyük zorluklar yatıyor.
Zorlu Görev Süreçleri ve Psikolojik Baskı
Bekçilik görevi, sadece fiziksel dayanıklılık gerektirmekle kalmıyor, aynı zamanda psikolojik olarak da büyük bir baskı oluşturuyor. Ünlü yazar Uğur Önver, La Jument’te bekçilik yapmanın ne kadar zor olduğunu bir video aracılığıyla takipçileriyle paylaştı. Bekçiler, görev süresi boyunca fenerden dışarı çıkmaları yasak olan, yılda sadece iki hafta izin hakkına sahip oldukları bir yaşam sürüyorlar. Eşler yanında kalabiliyor olsa da, çocukların fener alanına girişine izin verilmiyor. Ayrıca, hastalanmaları durumunda doktorların fenere ulaşması gerekmekte, bu da ek bir zorluk teşkil ediyor.
Bekçilerin sözleşmelerini imzalarken tüm riskleri kabul ettiklerini belirten Önver, “En ufak bir hata hayatınıza mal olabilir” diyerek görevin ciddiyetine dikkat çekti. Fırtına ve dev dalgaların sürekli sesi, bekçilerin psikolojik sağlığını olumsuz etkileyerek görev sürelerini kısaltabiliyor.
La Jument’te Sözleşme Tamamlanamadı
La Jument Deniz Feneri’nde görev yapan bekçilerden henüz hiçbiri bir yıllık sözleşmeyi tamamlayamamış durumda. En uzun süre dayanabilen bekçi, sadece 9 gün sonra görevinden ayrılmak zorunda kalmıştı. Bu durum, fenerin ne denli zorlu ve dayanılmaz koşullara sahip olduğunu gözler önüne seriyor.