Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, seyyanen zam ile maaşların alım gücünü artırmanın yeterli olmayacağı belirtiliyor. Ekonomik dalgalanmalar ve yüksek enflasyon, emekli maaşlarının gerçek değerini korumak için ek adımların atılmasını zorunlu hale getiriyor.
Enflasyon Farkı ve Refah Payı
Uzmanların değerlendirmelerine göre, emekli maaşlarına yapılan altı aylık enflasyon farkı artışları, maaşların alım gücünü korumakta yetersiz kalıyor. Ocak 2025 itibarıyla SSK ve Bağ-Kur emeklileri için yaklaşık %17, memur emeklileri için ise %12 oranında enflasyon farkı öngörülüyor. Ancak, maaşların refah payı ile desteklenip desteklenmeyeceği halen netleşmiş değil.
Geçmişten Günümüze Maaş Değer Kaybı
Emekli maaşlarının değer kaybı, özellikle 2018 yılından itibaren belirginleşti. Bu durum, 2018’de uygulamaya konulan taban maaş sisteminin doğmasına yol açtı:
2018: En düşük emekli maaşı 1.000 TL.
2020: Bu tutar 1.500 TL’ye yükseltildi.
2023-2024: En düşük emekli maaşı artışları hız kazandı, ancak bu düzenlemeler maaşların enflasyon karşısındaki değer kaybını telafi edemedi.
Seyyanen Zam ve Alım Gücü: Çözüm Mü?
Emekliler için yapılacak olan 15 bin TL seyyanen zam, önemli bir adım olsa da tek başına yeterli görülmüyor. Uzmanların önerileri şu başlıklarda yoğunlaşıyor:
Kök Maaşlara Yansıma:
Seyyanen zamların geçici bir iyileştirme sağlamaması için maaşların kök tutarlarına yansıtılması gerekiyor.
Refah Payı Desteği:
Enflasyon farkının yanı sıra, maaşlara eklenen refah payı ile alım gücünün artırılması önem taşıyor. Bu tür düzenlemeler, emeklilerin yaşam standartlarının sürdürülebilirliğini destekleyebilir.
NOT: Gelişmeleri yakından takip ederek, maaş düzenlemelerine dair resmi açıklamaları beklemekte fayda var