İTHİB, son 12 aylık dönemde 200’den fazla ülkeye 10,6 milyar
dolarlık ihracat ile bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde
7,3’lük artış yakaladı.
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), son
12 aylık dönemi değerlendirdiği bir toplantı düzenledi. Toplantıda
yapılan bilgilendirmede birlik, 200’den fazla ülkeye 10,6 milyar
dolarlık ihracat ile bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde
7,3’lük artış yakaladığını açıkladı.
İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, toplantıda yaptığı açıklamada, tekstil
sektörü olarak son 12 ay içerisinde gerçekleştirdikleri 10,6 milyar
dolarlık ihracat ile son 4 yılın rekorunu kırdıklarını
vurgulayarak, "Sektörümüz son 12 ay içerisinde 200’den fazla ülkeye
10,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek, bir önceki döneme
göre yüzde 7,3’lük bir artış yakaladı. Mevcut pazarlarımızda
ihracatımızı artırdığımız gibi hayata geçirdiğimiz projelerle yeni
pazarlara açılmaya başladığımız bir 12 ay oldu. 2018 yılının sonuna
kadar ihracatımız bu seviyede artmaya devam ederse cumhuriyet
tarihinin tekstil ve hammaddeleri sektöründe en yüksek ihracat
rekoruna ulaşacağımıza inanıyorum. Bu sene bütün alt
sektörlerimizde rekorlar kıracağımız bir yıl olacak. Sektörümüzün
kapasite kullanım oranlarında, ihracatımızın kilogram başı değerine
kadar her anlamda ciddi artışlar yakaladığımız bir sene oluyor.
Gerçekleştirmiş olduğumuz son 12 aylık ihracatın birim fiyatı 4,7
dolar. Bu da ülkemiz ihracat birim fiyatının üç katından fazla.
Ülkemizin en çok ihracat gerçekleştiren 6’ncı sektörüyüz ve
ülkemizin genel ihracatından aldığımız pay da yüzde 7’lere
yaklaştı. Her iki alanda da bu payı artırabilmek için katma değeri
yüksek ürün ihraç etmemiz, yeni açıldığımız pazarlarda da payımızı
artırmamız gerekiyor. Türk tekstil sektörü olarak dünya modasına
yön verebilecek güce ve katma değere sahibiz" diye konuştu.
Modaya yön veren ülkelerin, en çok ihracat gerçekleştirilen ülkeler
arasında olduğunu belirten Öksüz, "2018 yılının ilk 7 aylık
döneminde sektörümüz, İtalya’ya yüzde 5’ten fazla artışla 545
milyon dolarlık, Almanya’ya yüzde 7’den fazla artışla 509 milyon
dolarlık, ABD’ye ise yüzde 5’ten fazla artışla 343 milyon dolarlık
ihracat gerçekleştirdi. Gerçekleştirdiğimiz ihracatın yarısı Avrupa
Birliği’ne gidiyor. Dünya tekstil piyasasını domine eden bu
ülkelere yaptığımız ihracat Türk tekstil sektörünün ne kadar güçlü
olduğunun somut bir göstergesi" dedi.
Tekstil sektöründen ‘Tersine Göç’ projesi
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde sosyal istikrarın
güçlendirilmesi amacı ile devlet tarafından bölge halkına verilen
işsizlik yardımlarını üretime ve istihdama kazandırabilmek adına
’Tersine Göç’ projesini önerdiklerini belirten Öksüz, şöyle
konuştu; "Sektör olarak hem işsizliğin önüne geçecek hem de tersine
göç hareketinin başlayabileceğini öngördüğümüz bir çözüm önerimiz
bulunuyor. Tekstil ve hazır giyim sektörlerimiz yoğun emek
gerektiren sektörler. Devletimizin diğer bölgesel teşviklerden ayrı
olarak Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesinde verdiği işsizlik
maaşlarının üretime kazandırılmasını ön görüyoruz. Projemizde
işverenler, işsizlik maaşı ve vergi muafiyetleri haricindeki
maliyetleri üstlenecek. İşsizlik maaşı, yeni kurulacak işletmelerde
istihdam yaratılacak personele kullanacak ve bu bütçe üretime ve
istihdama kazandırılacak. Böylelikle hem devletimiz hem işverenler
hem de işsizlik maaşı alan vatandaşlarımız çalışarak daha fazla
kazanacaklar. Memleketimizin hangi ilçesinde güvenlik ve işsizlik
sorunu varsa biz tekstil sektörü olarak o ilçemize fabrika açmaya
ve vatandaşlarımızı işsizlikten kurtarmaya hazırız. ‘Tersine Göç’
projemiz ile işsizlikten dolayı yardım alan vatandaşımız da
çalışarak daha fazla kazanacak".
Yeni nesil ticaret heyetleri
İTHİB’in yeni dönem projelerini anlatmaya devam eden Öksüz, "2018
yılı içerisinde ve 2019 yılında ticaret heyeti organizasyonlarımıza
yeni bir boyut kazandırarak küresel markalar özelinde doğrudan
belirli müşterilere odaklı yeni nesil ticaret heyetleri
planlıyoruz. Ticaret Bakanlığımızın destekleri ile Türkiye Ev
Tekstili Sanayici ve İşadamları Derneği (TETSİAD) işbirliği ile Ev
Tekstili Ur-Ge projesi yürütüyoruz. Çok yakın bir zamanda teknik
tekstil, iplik, örme kumaş ve dokuma kumaş ile ilgili de Ur-Ge
projelerimizi hayata geçireceğiz. Üniversitelerin tekstil
mühendisliği bölümlerinin eğitim kalitesinin yükseltilerek
algısının geliştirilmesi amacı ile çalıştaylar gerçekleştiriyoruz.
Çalıştaylarımızın üçüncüsünü Yükseköğretim Kurulu (YÖK)
Başkanlığında tekstil ve hazırgiyim sektörlerinin sektör
temsilcileri ve Türkiye’de bulunan tekstil mühendisliği
fakültelerinin bölüm başkanlarının yoğun katılımıyla
gerçekleştirdik. Üniversite ve sanayi işbirliğinin
derinleştirildiği çalıştayda tekstil mühendisliğinin algısının
geliştirilmesi amacı ile ana gündem maddelerini belirleyerek çözüm
önerilerimizi sunduk" diye konuştu.
‘100 Günlük İcraat Programı’ ihracatı hızlandıracak
Geçtiğimiz günlerde açıklanan ‘100 Günlük İcraat Programı’nda
üretim ve ihracat odaklı bir büyümenin hedeflenmesinin tekstil
ihracatçılarını heyecanlandırdığını belirten Öksüz,
"Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde
açıkladığı ‘100 Günlük İcraat Programı’nın üretim ve ihracat odaklı
olması bizleri fazlasıyla heyecanlandırdı. Açıklanan 100 günlük
eylem planı, üretimle büyüme modeline ulaşmamız ve yapısal
reformların ivedilikle gerçekleştirebilmesi için nokta atışı
çözümleri içeriyor. Çin, Meksika, Rusya ve Hindistan gibi pazarlara
ihracatımızı artırmak tekstil ve hammaddeleri sektörü olarak bizim
de önceliklerimizden bir tanesiydi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için en önemli beklentimiz;
bürokratik engellerin kaldırılması ve problemlerin hızlı çözümüydü.
Açıklanan program, sadece mevcut sorunların çözümünü ele almayan,
ekonomimizi çok daha ilerilere taşıyabilecek bir program. Eylem
programının ülkemiz ihracatına fazlasıyla katkı sağlayacağına
inancımız tam" diye konuştu.