Yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer
sermaye piyasası araçlarının yurda getirilerek milli ekonomiye
kazandırılması ile yurt dışından elde edilen bazı kazançların gelir
veya kurumlar vergisinden istisna edilmesine ilişkin esaslar
belirlendi.
Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan "vergi ve diğer bazı
alacakların yeniden yapılandırılması ile bazı kanunlarda değişiklik
yapılmasına ilişkin 7143 sayılı kanun genel tebliğine" göre, yurt
dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye
piyasası araçlarını, 30 Kasım'a kadar Türkiye'deki banka veya aracı
kurumlara bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları
serbestçe tasarruf edebilecekler.
Bildirilen varlıklar nedeniyle, hiçbir suretle vergi incelemesi ve
vergi tarhiyatı yapılmayacak.
Tebliğe göre, bildirime konu edilecek varlıklar, bildirim
tarihinden itibaren üç ay içinde Türkiye'ye getirilmesi koşuluyla,
bu varlıklara yurt dışında hangi tarih itibarıyla sahip olunduğunun
anılan fıkra hükmünden yararlanılması açısından herhangi bir önemi
bulunmuyor.
Gerçek ve tüzel kişilerce, yurt dışında bulunan söz konusu
varlıklar, 18 Mayıs'tan 30 Kasım'a kadar, bankalara veya aracı
kurumlara bildirilebilecek. Bu varlıklara ilişkin olarak vergi
dairelerine herhangi bir beyanda bulunulması gerekmiyor.
Yurt dışında bulunan ancak kapsama girmeyen varlıklar da (örneğin
taşınmazlar) 30 Kasım'a kadar kapsamdaki varlıklara dönüştürülmek
suretiyle Türkiye'ye getirilebilecek.
Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve
Türkiye'de bulunan, ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan;
para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası
araçları ile taşınmazlar da 30 Kasım'a beyanname ile gelir veya
kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine doğrudan
veya elektronik ortamda beyan edilebilecek.
Beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden vergi dairelerince
yüzde 2 oranında vergi tarh edilecek. Bu şekilde hesaplanan vergi,
31 Aralık'a kadar ödenebilecek
Tebliğe göre, yurt dışından elde edilen bazı kazançlar da, gelir
veya kurumlar vergisinden istisna edilebilecek.
Düzenlemeye göre, 31 Ekim tarihine kadar elde edilenler de dahil
olmak üzere; kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan kurumlara
ilişkin iştirak hisselerinin yurt dışında satışından doğan
kazançlar, iştirak kazançları ve yurt dışında bulunan işyeri veya
daimi temsilci aracılığıyla elde edilen ticari kazançlar istisna
kapsamına giriyor.
Uygulamadan yararlanabilmek için; yurt dışı iştirak kazancı, yurt
dışı iştirak hissesi satış kazancı, yurt dışı şube kazancı ile
kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan kurumların tasfiyesinden
doğan kazancın 31 Aralık'a kadar, Türkiye'ye transfer edilmiş
olması gerekiyor.