Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Kalp ve
Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Tetik,
açık bir belirtisi olmamakla birlikte iki türü bulunan kalp
kanserlerinin ölümle sonuçlanabildiğini, şikayeti olmayan kişilerin
dahi düzenli şekilde sağlık kontrolünden geçmesini önerdi. Kanserin
yaşının olmadığını belirten Tetik, kalp tümörünün daha çok çocukluk
ve erişkin yaşlarda ortaya çıktığını vurguladı.
MCBÜ Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Ömer Tetik, vücudumuzda karşımıza çıkan diğer
kanser türlerine göre daha az sıklıkla karşılaşılan kalp kanserine
ilişkin açıklama yaptı. Kalp kanserlerinin iki türe ayrıldığını
belirten Prof. Dr. Tetik, kanser sebebiyle hastada nefes darlığı,
göğüs ağrısı, kalp yetmezliği, iletim sistemi bozuklukları gibi
birden çok şikayetle karşılaştıklarını söyledi. Kalp kanserinin
açık bir belirtisi olmadığına dikkat çeken Tetik, “Kalp
kanserlerinin ilki primer, kalbin kendi dokusundan kaynaklanan
tümörlerdir. İkincisi ise başka kanserleri lenfatik yolla köken
alıp, kalbe kan, yakın komşuluk yolu veya yaylım yoluyla yaptığı
metastatik kalp kanserleridir. Primer kalp kanserlerinin yüzde 75’i
iyi huyludur. Yüzde 25 ise kötü huyludur. Yüzde 75’in, yüzde
50’sine yakını genellikle sol kulakçık (sol atrium) bölgesinde
rastladığımız atriyal miksomalardır. Geri kalan kısmı ise
çocuklarda gördüğümüz rabdomyom ve fibromalarda kalp tümörleri
arasındadır. Kötü huylu kalp tümörleri ise genellikle sarkomlardır.
Bunlarla karşılaştığımız zaman palyatif (hafifletici) olarak
ameliyatlar yapıyoruz. Bu hastaların büyük bir çoğunluğunu kısa bir
süre içerisinde kaybetmekteyiz” diye konuştu.
“Kalp kanseri belirti vermeyebiliyor”
Günümüzde beslenme bozuklukları, genetik faktörler, sosyo-ekonomik
koşullar, stres ve bir takım etkenler sebebiyle erken dönemde kalp
krizleri görmeye başladıklarını kaydeden Tetik, “Bir kısım kalp
tümörleri doğrudan kalbin endokardından, bir kısmı ise kalbin
içindeki kas dokusundan kaynaklanan tümörlerdir. Bunlar kalbin
içerisinde yer edinmelerine bağlı olarak, kalp kapaklarına
yakınlığına ya da kalbin çıkım yoluna bağlı olarak çok geniş bir
spektrumda belirti verirler. Miksomalar bazen hiç belirti vermez.
Periferik bir damarın aniden tıkanmasına bağlı olarak emboli
şeklinde belirti verebiliyorlar. Ya da kalbin kendi damarında
embolizasyon yaparak, kalp krizi ile hastalar gelebiliyor. Bunun
yanı sıra kalbin kendi içerisinde yer oluşumlarına bağlı olarak
nefes darlığı, göğüs ağrısı, kalp yetmezliği, iletim sistemi
bozuklukları gelişebiliyor. Geniş bir spektrumda tüm bu
şikayetlerin tümüne bir hastada karşılaşabiliyoruz. Kalp
tümörlerinden bazıları hiç belirgin vermeye biliyor. Ancak bazıları
çok genişleyip kalpte yerleştiği yeri tamamen doldurduğu zaman
belirti verebiliyor. Bu sebeple kişilerin yılda 1 kez dahi bir
kardiyologa giderek sağlık kontrolünden geçmesi gerekir” dedi.
“Kötü huylu tümörlerde tek çözüm kalp nakli”
Kalp kanserinin fazla bilinmediğini, kanser gördükleri hastaya
söyledikleri zaman, hastaların kendilerini şaşkınlıkla
karşıladığını ifade eden Tetik, “Kalp kanserlerinin bir kısmı
erişkin bir kısmı ise çocukluk yaşlarda görülüyor. Örneğin
rabdomyomaların kalp tümörü daha çok çocukluk yaşta bulur.
Miksomalar erişkin yaşlarda daha çok görülüyor. Kanserin yaşı yok.
Kanserin tipine göre diğer organlarında yakalandığı gibi kalpte
kansere yakalanabiliyor. Önemli olan nefes darlığı, göğüs ağrısı
gibi en ufak bir belirti olduğu zaman bize başvurmaları. İyi huylu
kalp tümörlerini tamamına yakın cerrahi olarak tedavi edebiliyoruz.
Ancak çocukluk çağında görülen bazı tümörler örneğin
rabdomyomaların çoğunluğu kendi kendine gerileyebiliyor ama
gerileyemeyen ve kalp kası içine yerleşmiş bu tümörlerin tam
eksizyonu mümkün olmayabiliyor. Kalp kası diğer organlar gibi
değil, ince bir tabakadır. İyi huylu kalp tümörünü tedavi ediyoruz
ama kötü huylu kalp kanserinin gidişatı kötüdür. Sol ventrikül
çıkım yolunu kapatan kötü huylu tümörlerde de palyatif dediğimiz
rahatlatıcı ameliyatlar yapıyoruz. Çevre dokulara yayılmamış
çocukluk ve genç yaştaki primer kötü huylu kalp tümörlerinde kalp
nakli yegane çözüm olabiliyor” diye konuştu.