Doğumdan sonraki süreç bazı annelerde kolay geçebileceği gibi
bazı annelerde ise bir takım sorunlar yaşadığını, Lohusalık
döneminin doğumdan sonra ilk 40 günlük süreci kapsadığını belirten
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu
"Lohusalık dönemi annenin gebelik esnasında meydana gelen bir takım
hormonel ve fizyolujik değişikliklerin ortadan kaybolduğu ve
annenin gebelik öncesindeki vücuduna tekrar adapte olduğu dönem
olarak adlandırılıyor. Bu dönemde anne bir yandan eve yeni katılan
bireye adapte olmaya çalışırken, diğer yandan da vücudunda meydana
gelen değişikliklere uyum sağlamaya çalışıyor." dedi.
Lohusalık döneminde anne taburcu olduktan sonra evde de özel
bakımları gerektiren bir dönem yaşaması gerektiğinin altını çizen
Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, "Hem çevreden özellikle anne babalardan
ya da yakın arkadaşlardan bazı iyi niyetli destekler sağlanmaya
çalışılıyor. Ancak bu dönemde çevreden gelen bazı geleneksel
bilgiler, bazı yanlış yönlendirmeler neticesinde kafa
karışıklıkları da meydana gelebiliyor. Bu dönemde özellikle yeni
anne babaların, bir profesyonelden, bu işi ciddi anlamda güncel
bilgilerle donanmış kişilerden destek alması büyük önem taşıyor"
diye konuştu. Lohusalık döneminde sıklıkla görülen problemler
arasında emzirmeyle ilgili problemler ve bebeğin bakımıyla ilgili
konuların olduğunu ifade eden Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, bu
dönemde annenin desteklenmesi ve ev ortamının buna göre
yapılandırılmasının oldukça önemli olduğunu vurguladı.
Lohusalık döneminde annenin bebeği beslemesini nasıl yapacağını
hastaneden çıkmadan anneye anlattıklarını belirten Dr.
Yazıcıoğlu,"Biz Koru Hastanesi olarak anneleri taburcu etmeden önce
lohusalık dönemi detaylı bir şekilde anlatıyoruz. Bu süreçte en
önemsediğimiz şey annenin bebeğini beslemeyi öğretmek. Bu anlamda
evdeki süreçte neyi nasıl yapacağını öğreterek gönderiyoruz. Fakat
takibini yapmak pek kolay olmuyor. Ancak 5’inci gün bebeği kontrole
getirdiklerinde doktorla bağlantıya geçiyorlar, hemşirelik bakımı
anlamında bizim takibimiz bir şekilde devreden çıkmış oluyor. Bizim
hedefimiz Koru Hastanesi olarak evdeki bakım süreçlerinde anneyi,
bebeği, babayı ve ailedeki tüm bireyleri işin içine dahil etmek.
Örnek verecek olursak, Türk toplumunda şöyle bir algı var; Baba
dışarıda para kazanan, eve para getiren ve evin içerisine az dahil
olan kişi olarak görülüyor. Ancak bizim hedefimiz, bebeğin, anne,
baba ve çocukla birlikte büyüyor olmasını sağlamak. Bunun için
lohusalık döneminde ev ziyaretleri, neleri nasıl kullanacağız,
psikolojik olarak nasıl bir plan içerisine gideceğimizi planlayarak
hareket etmemiz gerekiyor" diye anlattı.
Lohusalara bir takım önerilerde bulunan Koru Hastanesi Kadın
Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, "Aileler
hep bebeğin üzerine odaklanıyor ama anne hep ikinci planda kenarda
kalıyor. Hep bir kenarda bebeğin bakımıyla ilgilenmeye çalışıyor.
Süt veren, uykusuz kalan, kendine bakamayan bir birey haline
geliyor. Bu dönemde annenin psikolojik olarak desteklenmesi büyük
önem taşıyor. Bebeğin bakımı önemli ama annenin bakımı da çok
önemli. Bu dönem oldukça kıymetli bir dönem. Genelde anneler ikinci
planda kalıyor. Bu aşamada da bebeğin üzerine odaklanma yaşanıyor.
Bebeğin bakımıyla ilgili birden fazla kişi konuştuğunda kendini
yetersiz hissedebiliyor. O yüzden onu pozitif cümlelerle
başarılısın, iyisin diye desteklemek önemli. Erken dönemde çok
ziyarette bulunulması. Dışarıdan gelen kişilerin bebekle temas
etmemesi, bebeklerin öpülmemesi, el yıkamadan bebeklere
dokunulmaması, yeni doğan bebeklerin dışarıdan gelen kişiler
tarafından kucaklanmaması o bebeğin sağlığını da korumak açısından
son derece önemlidir."diyerek önerilerini sıraladı.(BA-