Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Haziran ayında yapılacak olağan kongre öncesinde başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Çırağan Sarayı'nda kongre üyelerinin de katılım gösterdiği organizasyonda "3 Temmuz" vurgusu ile hazırlanan videonun ardından açıklamalarda bulunan Başkan Aziz Yıldırım, tarihe yeni bir not düşmek üzere toplanıldığını ve 20 yıl önceki heyecanından daha fazla heyecanlı olduğunu kaydetti
Siirt'in Eruh ilçesi kırsalında, güvenlik güçlerine PKK'lı
teröristler tarafından düzenlenen saldırıda şehit olanlara rahmet,
yaralılara da acil şifalar dileyerek başlayan Aziz Yıldırım,
sarı-lacivertli kulüp için yeniden birliktelik çağrısı
yaptı.
Göreve ilk geldiği 1998 senesinde karşılarında çok parçalı dağınık
duran bir Fenerbahçe camiası olduğunu dile getiren Aziz Yıldırım,
"Bir oy farkla kazandığım Fenerbahçe Başkanlığını yine
Fenerbahçe'nin birliğini kazanmasına giden yol olarak gördüm.
Bugün, 20 yıl önceki heyecanımdan daha fazla heyecanlıyım. Yönetime
geldiğimiz dönem itibarıyla baktığımızda Fenerbahçe'nin gerekli
pozisyonunu alamamasının neden olduğu başlıktan faydalanan ezeli
rakiplerimizin rüzgarı arkalarına almış olmaları, bakımsız ve
modern olmayan antrenman sahaları, duvarları örümcek bağlamış
tesisler, çamurlanmış zeminler gerek ekonomik gerekse de sportif
anlamda dar boğaz, çağdaş Cumhuriyetin ve devrimci Atatürk'ün
Fenerbahçe'si bu olmaması düşüncesinden aldığımız güçle kolları
sıvadık. İlk olarak büyük Fenerbahçe'mizin en büyük kazanımı olan
taraftarımızı düşünerek gerekli ekonomik tedbirleri aldıktan sonra
tesisleşme hamlesine başladık. İstedik ki sarı-lacivertli yürekli
taraftarlarımız en iyi şartlarda, en güzel tesislerde, en modern
statta takımını desteklesin. Bu öyle bir hamleydi ki sadece büyük
Fenerbahçe taraftarını değil, ezeli rakiplerimizin taraftarlarını
da etkiledi. Cumhuriyet ile birlikte her şeyde öncü olan Fenerbahçe
mirasını herkese hatırlatarak, Türkiye'de modern tesisleşme
hamlesiyle diğer takımlara yol gösterdik. Ardından 'Fenerbahçe
Türkiye'dir' Fenerbahçemizi bir marka haline getirmek Uluslararası
alanda duyurmak için dünyaca ünlü futbolcuların transferleriyle tüm
güzlerin Fenerbahçe'ye çevrilmesini sağladık.
Sportif anlamda da son yıllarda hegemonya kurmuş ezeli
rakiplerimizin bu düzenine büyük bir özveri ve 'Efsane Geri Döndü'
söylemiyle ilk olarak 2000-2001 şampiyonluğuyla son verdik.
Ardından bu dönemi 2004-2005 yıllarında elde ettiğimiz
şampiyonluklar takip etti. Fenerbahçe gün geçtikte güçleniyor.
Fenerbahçe ve diğerleri söylemi geliştirilerek adeta iki kutuplu
bir lig düzeni oluşuyordu. Diğerleri söylemi 2005-2006 sezonunda
Denizli'de son hafta çok tartışmaları şartlarda kaybettiğimiz
şampiyonlukla ayyuka çıkmıştı. Ardından 100'üncü yıl
şampiyonluğumuz ve Şampiyonlar Ligi'nde elde ettiğimiz Çeyrek Final
başarılarıyla yatırımlarımızın meyvesini Avrupa'da da almaya
başlıyorduk" dedi.
"DAR AĞACINDAN OLSAK BİLE SON SÖZÜMÜZ FENERBAHÇE'"
2009-2010 sezonunda Fenerbahçe isminin yeniden şampiyonluk yarışı
içinde olduğunu dile getiren Aziz Yıldırım, "Aman yeniden şampiyon
olmasın münasahasıyla son haftada tıpkı Denizli'de olduğu gibi
şampiyonluğu kaybetmesi sağlanıyordu. Ama bizler 'Fenerbahçe
Yıkılmaz' diyerek aldırış etmeden bildiğimiz doğru yolda devam
edip, hemen ertesi sezonda şampiyonluğu tekrar kazandık. Gerek
ekonomik, gerekse de sportif yönden başarılı Fenerbahçe, tarihinin
en güçlü döneminde, en iyi oyuncu kadrosuyla ve yine en iyi
takviyeleri yaptığı, yapacağı ve bununla birlikte önünün
alınamayacağı bir hal aldığı sırada hain kumpas ile 3 Temmuz
süreciyle karşı karşıya geldik. Türkiye Cumhuriyeti'nden önce bu
kumpas ile ilk kez yüz yüze gelen Fenerbahçe'ydi. Bu öyle bir
oyundu ki emelleri şahsımı Fenerbahçe'den uzaklaştırıp, Atatürk'ün
Cumhuriyet'i ile birlikte Fenerbahçe'yi ele geçirmekti. Onlar
zannettiler ki Fenerbahçe Aziz Yıldırım'dır. Hayır yanıldılar. Bu
noktada kendi tuzaklarına takıldılar. Bilmiyorlar ki 'Fenerbahçe
Aziz Yıldırım'dır' değildi. Aziz Yıldırım Fenerbahçe'den ibaretti.
İşte bunu bilen büyük Fenerbahçe taraftarı 7'sinden 70'e her türlü
rengiyle aynı çubuklu etrafında, 'Fenerbahçe Cumhuriyeti Yıkılamaz'
diyerek dik durarak, şahsım üzerinden Fenerbahçe'ye kurulan
tuzakların karanlık yüzlerine tükürdüler. Savcı eklemek istediğin
bir şey var mı? diye sorduğunda; 'Dar Ağacından Olsak Bile Son
Sözümüz Fenerbahçe' diyerek büyük Fenerbahçe taraftarının ve
camiasının yüzünü yere düşürmedim. Allah'ıma şükürler olsun ki,
Fenerbahçe gibi dimdik durdum. Biz orada geri adım atsaydık, bugün
Fenerbahçe, Fenerbahçelilerin olmayacaktı. Süreç şahsımın
arkadaşlarımla 1 yıl hapis yatmasıyla, Fenerbahçe'nin maddi manevi
zarara uğratılması, Avrupa'dan birkaç yıl haksız yere men cezası
alması şeklinde devam etti. 'Fenerbahçe Pes Etmez' diyerek UEFA
Avrupa Ligi'nde yarı final oynayarak dik durmaya devam ederek 2013
yılında yeniden lig şampiyonluğunu kazandık. Ayrıca uzun süre elde
edemediğimiz Türkiye Kupası'nı ve Süper Kupa'yı 2'şer kez müzemize
götürdük" diye konuştu.
"ONURLA VE GURURLA FENERBAHÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞIMI İLAN
EDİYORUM
Fenerbahçe'nin sadece bir futbol kulübü olmadığının altını çizen
Başkan Yıldırım, "Fenerbahçe 100 yıllık bir spor kulübüdür diyerek
amatör branşlara en çok yatırım yapan kulüp olduk. Yatırımlarımızın
meyvesini, kadınlar voleybolda Uluslararası ve Türkiye
şampiyonluklarıyla aldık. Masa tenisi takımımız şampiyon oldu.
Boksta Atagün gibi 17 yaşında gencimiz olimpiyatlarda 2'nci oldu.
Erkek basketbolda Ülker ile Fenerbahçe makasında buluştuk. 3 yıl
üst üste Final-Four'a kalıp, geçtiğimiz sezon EuroLeague zaferiyle
bu çalışmalarımızı taçlandırdık. Atletizmde ise birçok başarının
yanı sıra özellikle Ramil'in dünya şampiyonluğuyla gurur duyduk.
İfade etmediğim söylediğimden daha çok olduğunu bilmenizi istemenin
yanında Aziz Yıldırım bunları neden mi anlattı?
Çünkü Aziz Yıldırım'ın hayatı Fenerbahçe'dir. Fenerbahçem için
olması gerektiğine inandığım şu anda birin değerini bilen biri
olarak yeniden birliktelik için 'Ruhumuz Bir Olsun' diyerek onurla
ve gururla Fenerbahçe Başkanlığına adaylığımı sizlerin huzurunuzda
ilan ediyorum. Unutmayın, 'Aslolan Fenerbahçe'dir. Teşekkür
ediyorum. Saygılarımı sunuyorum" şeklinde konuştu.