Eskişehir’de kocası tarafından öldüresiye dövülen 5 aylık hamile
kadın hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakımda tedavi altına alınan 3
çocuklu hamile kadın tanınmaz hale gelirken, aile bireyleri
kardeşleri için yetkililerden yardım istedi. Saldırgan koca, açılan
kamu davası sonucu tutuklandı.
Eskişehir’de yaklaşık 7 yıldır S.A. ile evli olan Nezaket N.A.,
iddiaya göre yıllardır kocası tarafından şiddete maruz kaldı. 5
aylık hamile olan genç kadın, son olarak kocası S.A.’nın öldüresiye
dövmesi sonucu hastanelik oldu. Yoğun bakım ünitesinde, karnındaki
bebeği ile ölüm kalım savaşı veren talihsiz kadının kolları,
bacakları, burun ve vücudunun birçok yerinde kırık ve çatlaklar
bulunuyor. Genç kadının ablaları Rahime Taş ve Yasemin Törü ise,
kardeşlerine şiddet uygulayan S.A.’dan şikayetçi olarak savcılığa
suç duyurusunda bulundu. Ayrıca kardeşlerinin evlendiği günden
itibaren darp edildiğini ve tehdit edildiği bu yüzdende şikayetçi
olmadığını söyleyen aile bireyleri yetkililerden yardım isteyerek
kardeşlerinin ve çocuklarının koruma altına alınmasını istedi.
“Sanki bir ayı saldırmış gibiydi”
Abla Rahime Taş kardeşinin yaşadığı olayı anlatarak, “İlk kez
yaşanan bir şiddet durumu söz konusu değil. Aynı zamanda istismar
falan da var bunun içinde. Bu en son olay artık öldü sanıldığı için
bütün aile fertlerinin korkmasından kaynaklı. Kocasının ailesi
geldi, ‘Kızınızı öldüresiye dövdü, biz hepimiz şikayetçi olduk.
Gidin kızınıza sahip çıkın, bu kız tehdit altında’ dedi. Evimizin
kapımızın önüne geldiler, kimliğini de bize bırakıp gittiler zaten.
’Çocukları da aldırın, hiç kimse onlara bakacak durumda değil’
dediler. Tabi bunların hepsi sahte bir iyi niyet gösterisi. Çünkü
bu olaydan 3 hafta önce ben kendim kız kardeşimin darp edildiğini
bildiğim için Eskişehir’deki güvenlik kollarına başvurdum, ama kız
kardeşim şikayetçi olmadığı için her zamanki gibi ve bu benim
iddiamı reddettiği için ne yazık ki biz o zaman bir sonuca
ulaşamadık. En son olayda hastaneye gittiğimde hayatımın şokunu
yaşadım, çünkü bir insan vahşeti değildi bu sanki bir ayı saldırmış
gibiydi. Kız kardeşimin yüzü tanınmayacak haldeydi, konuşamayacak
durumdaydı. Dudağında bir sürü dikiş var, dudakları patlamış,
gözleri patlamış, gözünün bir tanesi tamamen kan gölüne dönmüş
mosmor, simsiyah. İki kolu, iki ayağı alçıda. Doktorlar,
ayaklarının kırık olduğunu düşünüyordu. Aynı zamanda kardeşim
hamile, röntgen dahi çekilemediği için benden imza aldılar,
tomografiye sokmak zorunda kaldılar. Tomografi sonucunda kolunun
bir tanesinde kırık, bir tanesinde çatlak, iki ayağında ciddi
çatlaklar söz konusu. Kolunun bir tanesinin sakat kalma olasılığı
söz konusu” ifadelerini kullandı.
“Bu yaşanılan olay ilk değil son da bulmayacak”
Abla Taş, kız kardeşinin hala kocasından şikayetçi olmadığı da
söyleyerek, “Biz hastaneye gittiğimizde zaten hayati tehlikesi
vardı. İç kanamadan da şüpheleniyorlardı. Bebeğin şu an sağlığının
iyi olduğunu biliyoruz. Kalp atışları iyi ama çünkü her yeri alçıda
olduğu için detaylı bir inceleme yapılamadı. Bu yaşanılan olay ilk
değil yani bu son da bulmayacak. Benim kız kardeşim hala şikayetçi
değil. Bütün bu aile fertleri bu şiddetin yıllardır sürdüğünü
biliyor hepsi. Hepsi buna şahitlik etti ve hepsi bunu inkar etti.
Benim kız kardeşim yıllarca istismar edildi. Yıllarca mendil falan
satmak zorunda bırakıldı ki biz hiç böyle bir aile değiliz.
Ailemizde değil, dışarıda gördüğümüz insanlar da bile üzüntüyle
karşıladığımız bir olayın şu an biz tam ortasına düşmüş durumdayız”
şeklinde konuştu.
“Bu da ihbar olarak kabul edilsin kesinlikle benim kardeşim
sağlıklı bir birey değil”
Ayrıca Rahime Taş, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının
konuyla yakından ilgilendiğini belirterek, “En büyüğü 6 en küçüğü
bir buçuk yaşında 3 yeğenim var. Kız kardeşim şu an 4’üncü yeğenime
hamile. Bu çocukların hepsi istismar ediliyor. Bu çocuklar tacize
de uğradılar, istismara da uğradılar. Ben bunlar için de
başvurularda bulundum. Sağ olsun güvenlik güçlerimiz, sosyal
hizmetler, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı hepsi şu an
devrede konuyla ilgileniyorlar. Sadece geç kalındığını düşündüğüm
tek bir olay var benim kız kardeşim öldüresiye dövülüp hastaneye
kaldırıldığında, o cani adam yakalanıp götürüldüğünde nezarete o
çocukların kesinlikle o ailenin yanında kalmaması gerekiyordu. Bu
aileye karşı inanılmaz bir bağlılığı var ama tehditten ama
korkudan. Böyle bir sevgi olamaz. Ben bunun sevgi olduğunu kabul
etmek istemiyorum. Dilerim adalet yerini bulur ve bu zulüm son
bulur, çünkü o adam oradan çıktığında benim kız kardeşim eğer oraya
giderse, o adam onu öldürmek için geri dönecek. O mezarına gidecek
oraya geri döndüğü takdirde. Bu saatten sonra ben inanıyorum, o
çocukları onların eline bırakmayacaklar. Bu da ihbar olarak kabul
edilsin, kesinlikle benim kardeşim sağlıklı bir birey değil, asla
çocuk yetiştirebilecek durumda değil ve ben kız kardeşimin eline o
çocukların teslim edilmesini istemiyorum” diye konuştu.
“Çıkılmaz dediğimiz bir noktadayız”
Diğer abla Yasemin Törü ise kız kardeşinin 3 çocuğunun devlet
tarafından koruma altına alınmasını talep ederek, “Hepimizin hayati
tehlikesi hala devam etmekte ve bu şahıslara devlet güçleri
tarafından herhangi bir şey yapılmadığı takdirde bu olaylar bu
şekilde devam edecektir. Biz buradan yetkililere büyük mercilere
sesleniyoruz, çok geç kalınmadan daha fazla geç kalınmadan
yeğenlerimin bir an önce o evden alınmasını kız kardeşimin de,
ablamın söylediği gibi, şu anda ifade verebilecek durumda değil.
Akli melekesi çünkü yerinde değil. Onun için de gereken tedavilerin
arkasından ifadelerine başvurmalarını ben buradan çok rica
ediyorum. Çünkü biz öyle bir hal aldık ki artık, çıkılmaz dediğimiz
bir noktadayız biz. Bunlar da şu an inceleme altında sağ olsun
savcılığımızda bu konuda çok fazla yardımcı oldu bizlere” dedi.
Öte yandan S.A., açılan kamu davası ile tutuklanarak cezaevine
gönderildi.