Fatih Altaylı, geçtiğimiz günlerde Habertürk televizyonunda Ekrem İmamoğlu ve Ali Babacan'ı konuk etmiş ve bu iki yayın da büyük ilgi görmüştü.
Bazılarının programa laf ettiğini söyleyen Fatih Altaylı, bunları 'iplemem' diyerek izleyiciyi bilgilendirmek adına işlerin perde arkasını anlattı.
Fatih Altaylı, Ekrem İmamoğlu ve Ali Babacan ile programa çıkma konusunun daha önceden konuşulduğunu belirtti.
Fatih Altaylı, trollerin iddialarına karşılık olarak "Yok CHP içindeki tartışmayı gündemden çıkarmak için yapıyorum. Yahu ben 2 saatlik bir program yapıyorum, sizin elinizde tüm medya var. Ben mi değiştireceğim gündemi tek başıma. Ayrıca bana ne!" dedi.
Fatih Altaylı'nın o yazısı
Bir bir buçuk ay önce Ali Babacan ile karşılaştık ve biraz sohbet ettik. Kasım sonu, Aralık başı televizyona çıkıp partisi ile ilgili bilgi vereceğini ama ondan önce konuşmayacağını söyledi. Sonrasında 10 Kasım günü beni arayarak, istersem 26 Kasım günü Teke Tek’e konuk olabileceğini belirtti.Ben de “elbette” dedim. Kanal yönetimi de uygun gördü . Tüm bunlar olurken Rahmi Turan’ın abuk sabuk bir yazı yazarak CHP’yi karıştıracağını nereden bilebilirdim ya da kim bilebilirdi!
Gazetecilik, birilerine dayanma veya yaranma ihtiyacı içinde değilseniz bu kadar basit bir iştir.Ben böyle öğrendim, böyle yapmaya da devam edeceğim. Son olarak dün aklı kıt birilerinin “Amerikan-İngiliz lobi savaşları” cümlesini okuyunca bu satırları yazmaya karar verdim.
Ekrem İmamoğlu ile Babacan nasıl arka arkaya çıkmış. O da basit. Ekrem İmamoğlu’na haftalar önce davet iletmiştim. Onun basın ekibi de geçen hafta arayıp “Bu hafta gelebiliriz” demişler. “Salı akşamı Teke Tek dolu” yanıtı alınmış. Ben de kanal yönetimine “İsterseniz Çarşamba günü özel bir Teke Tek yaparım” dedim.Ekrem Bey de Çarşamba konuk oldu.
Burada tek öncelik gazetecilik. Ve gazetecilik adına, bilgilendirme adına yapılıyor her şey. Bunun için Habertürk, en çok izlenen ve her geçen gün daha fazla güvenilen bir mecra oluyor, televizyonu ile gazetesi ile. Bana da soruyor bazıları “Niye bu kadar uğraşıyorsun” diye. Onun yanıtı da basit.Bildiğim tek mücadele yolu işini iyi yapmak. Bunu yapabilmeme izin verdiği için de Habertürk’e teşekkürler...