Rahmi Turan'ın “Külliye’ye giden CHP’li" iddiası ile başlayan tartışmalar devam ediyor. Kimileri, bu isim hakkında tahmin yürütürken kimileri de böyle bir durumun söz konusu olmadığını ifade ediyor.
İnternetHaber Yayın Grubu Başkanı Hadi Özışık, bugünkü yazısında konuya farklı bir perspektiften yaklaşarak Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu durumda da Erdoğan'ı hedef almasına değindi.
Hadi Özışık, "Külliye’ye giden CHP’li” iddiasını doğrulayan Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Özel bir ekip kurmuş CHP'nin içini karıştırmak istiyor." ifadeleri ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı suçlamasının "düpedüz siyasi ahlaksızlık" olduğunu vurguladı.
CHP'yi karıştıran birinin gizli tutulmasının mümkün olmadığını belirten Hadi Özışık yazısında "Bunun adı Kemal Kılıçdaroğlu'nun rakiplerine karşı yapılan bir operasyondur. Yarın Kılıçdaroğlu'nun karşısına dikilen herkes için "Saray'ın adayı" yaftası demek için kurulan bir tezgahtır." ifadelerine yer verdi.
İşte Hadi Özışık'ın yazısı:
Rahmi Turan kirli gazetecilik geçmişine bir yenisini ekledi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun taşeronluğuna soyunup olmayan bir görüşmeyi gerçekleştirdi. Tıpkı geçmişte "Sakallı Bebek" haberinde yaptığını yaptı ve bir kenara çekildi. Peki Kılıçdaroğlu ne yaptı, ya da ne yapıyor? Ne yapacak yine Erdoğan'ı suçluyor.
Rahmi Turan kuyuya bir taş attı, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere... herkes o taşı çıkarmaya çalışıyor.
Gazeteci haber kaynağını açıklamaz.
Rahmi Turan burada diretebilir ama Erdoğan'la görüştüğünü
iddia ettiği CHP'linin adını açıklamak zorunda. Kirli bir
gazetecilik geçmişi olan Rahmi Turan kendine yakışanı
yaptı ve kendisini arayan haber kaynağına Külliye'ye çıkan (!)
CHP'linin adını unutacağına dair söz verdi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ne yaptı peki?
"Yok" demedi, şaşırdığını söyledi ve her zaman olduğu
gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saydırdı:
- Özel bir ekip kurmuş CHP'nin içini karıştırmak istiyor.
İsmail Küçükkaya sordu:
- Bu görüşme oldu mu?
- Bence olmuştur.
- Kim?
- Biliyorum ama isim vermek istemem.
Bu düpedüz siyasi ahlaksızlıktır!
Zira, CHP'nin içini karıştıran birinin gizli tutulması mümkün
değil. Rahmi Turan "açıklamam" diyor, Kemal
Kılıçdaroğlu "biliyorum" diyor ama o ismi (varsa)
açıklamıyor!
Kimi meslektaşlarımız "Niye açıklamıyor?" diye soruyor. Bakın bir kaç gün önce iki kelam etti diye Yılmaz Ateş CHP'den ihraç edildi. Böylesi vahim bir iddia karşısında Kemal Kılıçdaroğlu sus pus, isim biliyor ama hiç bir şey yapmıyor.
Sizce de bu siyasi ahlaksızlık değil mi?