Murat Yetkin bugünkü köşesinde Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partilerinin siyaset sahhesinde yer alması ile neler olacağını yazdı.
Yetkin anket sonuçlarına göre Davutoğlu ve Babacan’ın yüzde 10 barajını aşamayacağını ama bunun fazla bir önemi kalmadığını yazdı ve "Gelecek seçim partiler değil, cepheler arasında olacak" ifadelerini vurguladı.
Murat Yetkin yazısında şu ifedelere yer verdi: "Geliştirilmiş parlamenter sisteme geçilmesinden, Meclis’in güç kazanmasından, yargının hükümet etkisinden çıkmasından yana olan partiler var; onların ortak paydası ise Erdoğan’ı seçtirmemek olacak. Bu cephenin adayının kim olacağı o kadar önemli değil gibi; bu cephenin yüzde 50+1i bulacak genişlikte kurulabilmesi önemli."
İşte Yetkin'in yazısında bir bölüm:
Ahmet Davutoğlu liderliğindeki Gelecek Partisi (GP) kuruluş
dilekçesini 12 Aralık itibarıyla İçişleri bakanlığına verdi. 13
Aralık’ta da tıpkı 2001’de AK Parti’nin yaptığı gibi, Ankara
Bilkent Otel’de programını açıkladı. programda en dikkat çekici iki
unsur, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yerine “özgürlükçü bir
Anayasa” yoluyla parlamenter demokrasinin güçlendirilmesi
ve din işleriyle devlet işlerinin ayrılığına yapılan vurgu oldu;
zor yoldan öğreniyoruz. (*) Ali Babacan liderliğinde bir
başka partinin de ay sonuna dek yetişmese de 5 Ocak’ta kuruluşunu
ilan edeceği bilgisi var.
Her iki parti de AK Parti bünyesinden çıktı. Cumhurbaşkanı Tayyip
Erdoğan’ın geçen haftaya dek önemsiz göstermeye çalıştığı bu
gelişmeyi, son anketleri gördükten sonra ciddiye
almaya başladığı anlaşılıyor. Son anketlerin önemli
yönlerinden birisi, bu kopmaların da ötesinde AK Parti’nin yerel
seçimlerde başlayan taban kaybının devam ettiği. Taban kaybı,
Erdoğan’ın başka türlü Cumhurbaşkanı seçilmesinin mümkün olmadığı
MHP’ye doğru; Devlet Bahçeli’nin stratejisi partisine oy
kazandırırken, ortağı Erdoğan’ı giderek kendisine bağımlı hale
getiriyor. AK Parti’nin Kürt seçmenlerinin, yine MHP ile ortaklığın
etkisiyle giderek soğuması da ayrı bir unsur.
AK Partiden soğuyan ama HDP, CHP veya İYİ Parti’ye oy vermek
istemeyen muhafazakâr/dindar Kürt seçmen için Davutoğlu ve Babacan
gibi iki seçenek daha var artık siyaset sahnesinde.
Anketler henüz Davutoğlu ve Babacan’ın yüzde 10 barajını
aşabileceğini göstermiyor. Ancak bunun fazla bir önemi kalmadı.
Çünkü “artık koalisyonlar olmasın” söylemiyle ve MHP desteğiyle
geçilen yüzde 50+1 sistemi hem Erdoğan’ın ayağında pranga oldu, hem
de Türkiye’de büyük koalisyonlar, daha doğrusu cepheler dönemini
başlattı.