ABD’nin, İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’yi operasyonla öldürmesi medyada tartışılmaya devam ediliyor.
İranlı general Kasım Süleymani'nin öldürülmesi sonrası ABD ile İran arasında savaş çanları çalıyor. İki taraf arasındaki kapışmada kamuoyunda "İrancı", "Amerikancı" nitelemesi yapılmaya başladı.
Bazı yazarlar Şia yayılmacılığını gerekçe göstererek, Süleymani'nin öldürülmesine destek çıktı. Sabah gazetesi yazarı Salih Tuna, Amerikan emperyalizmine dikkat çektiği bugünkü yazısında İran'ın yanında saf uttu.
İran ve Şia söyleminin ABD'nin emellerine hizmet ettiğini savunan yazar, "ABD henüz maktulün kanı kurumadan, "Elinde binlerce Sünni kanı vardı" söylemini boşuna mı tedavüle sürdü sanıyorsunuz?" diye yazdı.
"ABD terörü ister bir Hristiyan ister bir Yahudi ister bir dinsizi vursun, sevinç çığlıkları atmak bize yakışmaz." diyen Tuna, ABD'nin Türkiye'ye yönelik hasmane tutumlarını bir bir sıraladıktan sonra yazısını şöyle tamamladı:
Fetullah Gülen ve Esad Coşan'ın İran ile ilgili sözleri
FETÖ elebaşı Fetullah, "Ahirette Cennet'e giden yol İran'ın içinden geçse oraya gitmem" derken... Prof. Esad Coşan Hocamız şöyle diyordu: "Batılılar korkuyor, çekiniyor, istemiyor, sevmiyor diye niçin İran'ı dışlayalım, defterden silelim? (...) Batı'nın çirkin iftiralarına aldanmayalım, iğrenç politikalarına kanmayalım, onlar bizi birbirimize düşürüp kırdırmak; sonra da bakıp gülmek, alay etmek, kendi sömürüsünü devam ettirmek istiyor..."