Selahattin Demirtaş'ın 'Devran' adlı kitabından sahneye uyarlanan tiyatro oyununa giden Selvi Kılıçdaroğlu ve Dilek İmamoğlu'nun bulunduğu fotoğraf karesi üzerinden tartışmalar devam ediyor.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan bugünkü yazısında iki isim arasındaki farkları sıraladı.
Dilek İmamoğlu'nun tiyatroya gitmesi eleştirilirken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu "Benim eşim, iyi eğitim almış, üniversite bitirmiş, masteri olan doktorası olan bir Türk kadını. Benim eşim, nereye gideceğini bilir" şeklinde cevap vermişti. Ahmet Hakan da bugünkü yazısında Selvi Kılıçdaroğlu ve Dilek İmamoğlu'nu kıyasladığı yazısında "Selvi Hanım’ın doktorası yok... Dilek Hanım’ın ise kapı gibi doktorası var." ifadelerini kullandı.
Hakan "Selvi Hanım’ın tiyatroya gidişi biraz mecburiyettenmiş gibi... Dilek Hanım’ın tiyatroya gidişi ise fazlasıyla gönüllüce gibi..." diye yazdı. İki isim arasındaki farklar ise sadece bununla sınırlı değil...
İşte Hakan'ın o yazısı
- Selvi Hanım gazete seviyor... Dilek Hanım ise dergi...
*
- Selvi Hanım görünür olmak istemiyor... Dilek Hanım ise görünür olmaktan kaçınmıyor.
*
- Selvi Hanım filozofik sözler etmeye eğilimli değil... Dilek Hanım ise fazlasıyla eğilimli...
*
- Selvi Hanım “Bizim Kemal şöyledir” diye bugüne kadar tek bir harf bile etmedi... Dilek Hanım ise kısa sürede eşiyle ilgili çok şey söyledi.
*
- Selvi Hanım’ın ses tonunu bilmiyoruz... Dilek Hanım’ın ise hem ses tonunu hem de konuşma tarzını gayet iyi biliyoruz.
*
- Selvi Hanım’ın doktorası yok... Dilek Hanım’ın ise kapı gibi doktorası var.
*
- Selvi Hanım azıcık asosyal mi ne? Dilek Hanım ise biraz fazla sosyal mi ne?
*
- Selvi Hanım sessiz ve derinden... Dilek Hanım ise sesli ve görünür...
*
- Selvi Hanım biraz apolitik gibi... Dilek Hanım ise biraz fazla politik gibi...
*
- Selvi Hanım “Şu işler bitse de emeklilik hayatı yaşasak” edasında... Dilek Hanım ise “Daha yeni başladık” edasında.
*
- Selvi Hanım akşamları dizi izliyor gibi... Dilek Hanım ise Ülke TV’deki tartışmaları...
*
- Selvi Hanım’ın tiyatroya gidişi biraz mecburiyettenmiş gibi... Dilek Hanım’ın tiyatroya gidişi ise fazlasıyla gönüllüce gibi...