Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan'dan İsmail Saymaz'a Diyanet ayarı!

Diyanet'in kadınlarla ilgili açıklamasına itiraz edenlere Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan bugünkü yazısında ayar verdi.

Kılıçarslan "Yeni bir din: Fena fikir değil" başlıklı yazısında Diyanet'in her açıklamasına bir şekilde karşı çıkıp, burun büken gazeteci, sanatçı tayfasına adeta ayar verdi.

ismail Kılıçarslan, ironik yazısında yeni bir din için önerilerini şöyle sıralıyor: 

Bence bu işi İsmail Saymaz halleder. Yanına Berna Laçin, Ataol Behramoğlu, Bülent Emrah Parlak, taçsız kral Pele, Beckenbauer, Nadya Komanaçi falan gibi isimleri de alıp bir heyet kurarak dayansın Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kapısına.

Bu heyet, Diyanet İşleri Başkanımız Ali Erbaş Hoca’yla bir araya gelsin. Diyanet’in hangi konularda hutbe irad edeceğini belirlemekle başlasınlar işe. Nedir öyle kardeşim “Faiz haramdır” hutbesi mesela? Yahut “Kadınlarınız ve çocuklarınız size emanettir” ne demek? Yakışıyor mu seküler dünyanın değişken kaidelerine? Eşcinsellik karşıtı, nikâhsız bir arada yaşama karşıtı hutbe de nereden çıktı? Olabilir mi yani bu çağda böyle bir şey? Yok efendim alkol hayat söndürürmüş, kumar yuva dağıtırmış…

Velhasıl İsmail Saymaz başkanlığındaki bu kıymetli heyet, Allah’ın dininin nasıl değiştirileceği yönünde bir inisiyatif alarak öncelikle Diyanet’in hutbelerine bir ayar, bir çekidüzen versinler. Böyle olmaz.

İşe bu şekilde başlayan heyet, eli değmişken Diyanet İşleri Başkanımıza Allah’ın Kur’an’ındaki ayetler arasından sevmediklerini, kanlarının kaynamadıklarını, içlerinin ısınmadıklarını çıkarttırsınlar. Nedir öyle cihat ayetleri falan? Yakışıyor mu yani? “Yok, o kadar da olmaz” demesinler. Ayılıp bayıldıkları Edip Yüksel 2 ayeti gereksiz bulup çıkartmıştı mesela Kur’an’dan. Bu heyet niçin cesaret edemesin buna?

“Hah, hutbeler de, hadisler de, Kur’an da istediğimiz gibi oldu. Bizim seküler inançlarımıza zarar vermeyecek, onları zedelemeyecek hale geldi” dedikleri noktada bu heyete düşen bir görev daha var. Bir “din baş denetçisi” ihdas edip kurumun başına koymak. Öyle kurban kesen, faize haram diyen, “nikâhsız yaşanmaz” diyen olursa bu baş denetçi derhal vazifesini yapıp bu adamları “tehlikeli, çağdışı, yobaz, terörist” falan ilan etsin. Akıl vermek gibi olmasın ama bu baş denetçilik pozisyonu için uygun isim İhsan Eliaçık olabilir gibi geliyor bana.

Niçin gülüyorsunuz? Anlattığım bizim hikâyemizdir yahu.

İsmail Kılıçarslan'ın yazısının tamamı