Abbas Güçlü Milliyet Gazetesi

80 yılda unutulmadı, 800 yıl sonra da unutulmayacak

Atatürk’ü, ebediyete intikal edişinin 80. yılında bir kez daha minnetle, rahmetle ve özlemle anıyoruz. O, dün olduğu gibi yarın da söylemleriyle, yaptıklarıyla, vizyonuyla, hep en büyük yol göstericimiz...

10 Kasım 2018 | 6.441 okunma

Atatürk’ü, ebediyete intikal edişinin 80. yılında bir kez daha minnetle, rahmetle ve özlemle anıyoruz. 
O, dün olduğu gibi yarın da söylemleriyle, yaptıklarıyla, vizyonuyla, hep en büyük yol göstericimiz olacak.
O’nu anlamak için önce tanımak gerekiyor.
İşte bu yüzden, hamaset nutuklarının ötesine geçip, yeni nesillere, O’nu çok daha iyi anlatmalıyız.
Özellikle de yaşadığı dönemin koşullarını göz önünde bulundurarak!..
Atatürk, “Benim söylediklerim ile bilimin söyledikleri ters düşerse, bilimin söylediklerini esas alın” diyecek kadar yüce bir insandı.
O dayatmalardan değil, özgürlüklerden yanaydı.
O’nun gözünde, çocuklar ve gençler geleceğimizin teminatı, öğretmenler de geleceğin mimarıydı.
Ve bugüne kadar olduğu gibi yarın da kendisine ve eserlerine en çok sahip çıkacak olan yine onlar olacak...

Hani sınavlar kalkacaktı?

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk sınavda başarılı olan öğrencilere müjde vermiş!
Selçuk, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Bakanlığının 2019 yılı bütçesinin sunumunda yaptığı konuşmada, sosyal yardım icraatlarına büyük bir hızla devam edildiğini belirterek, Şartlı Eğitim Yardımı çerçevesinde, “Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen sınavlarda, illerinde ilk 10’a giren veya Türkiye genelinde ilk 20 bine giren Şartlı Eğitim Yardımı faydalanıcısı çocuklarımıza aylık 500 lira, üniversiteye giriş sınavında ilk bine girme başarısı gösteren Şartlı Eğitim Yardımı faydalanıcısı evlatlarımıza ise bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin lira nakdi destek sağlayacağız” diye konuştu.
Ne güzel destek diye alkışlamak gerekiyor. Ama aynı hükümet, sınavların kaldırılması için çaba harcamıyor muydu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, defalarca, çocuklarımızı şu sınav belasından kurtarın demedi mi?
Peki, o zaman bu teşvik neyin nesi, bazen Ankara’yı anlamak gerçekten mümkün değil!..
Kurumlar arası koordinasyon işte böylesi zamanlar için çok önemli.
Birinin frenlemeye çalıştığı sisteme diğeri gaz verirse, işin içinden çıkılmaz hale gelinir ki bu, kafa karışıklığından başka bir yarar sağlamaz!..

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Öğretmen, öğretmen, öğretmen! 22 Kasım 2024 | 318 Okunma Eğitim nedir, ne değildir?.. 20 Kasım 2024 | 318 Okunma Pazar keyfi 17 Kasım 2024 | 59 Okunma Hatada ısrar mı erdem, dönmek mi? 15 Kasım 2024 | 227 Okunma Sosyal bilimleri ne zaman ciddiye alacağız? 13 Kasım 2024 | 143 Okunma