YÖK ve ÖSYM başkan- larından peş peşe açıklamalar geliyor.
Üniversiteye girişte yeni bir dönem başlıyor.
Sınavlarda artık, kimilerine göre açık uçlu kimilerine göre de kısa
cevaplı sorular dönemi başlıyor. Peki, bu ne anlama geliyor?
Daha da önemlisi, yeni sistem, adil, güvenilir, anlaşılır, seçici
ve ölçme değerlendirme tekniği açısından objektif olacak mı?..
YÖK’ün ilk açıklamalarında “açık uçlu soru” kavramı yer alıyordu
ama son açıklamalarında “kısa cevaplı soru” denilmeye başlandı.
Yani kompozisyon anlamında cevaplar değil, daha kısa cevaplar,
tarih, isimler, formüller istenecek.
Ya da cümle içerisinde boşluklar bırakıp, …. yerleri siz tamamlayın
denilecek. O kadarla da yetinmeyip, o tek kelimelik cevabın,
dijital kutucuklara kodlanması istenecek. Asıl önemli ayrıntı ise,
kısa cevaplı soruların değerlendirilmesinde, doğru cevap
sayısından, yanlış cevap sayısının dörtte biri çıkarılmayacak. Yani
dört yanlış bir doğruyu götürmeyecek.
YÖK Başkanı Saraç, açık uçlu sorulara yumuşak bir geçiş yaptık
derken, ÖSYM Başkanı Demir de kısa cevaplı soruların da, aslında
açık uçlu soru olduğunu söylüyor.
Anlayacağınız tam anlamıyla dağ fare doğurdu. Yenilik bunun
neresinde? Anlayan varsa, ne olur bize de anlatsın.