Bilim Bakanlığı kurulsun diye çok yazılar yazdım. Çünkü bilim toplumu olmadan çağı yakalamamız mümkün değil!
Peki, ne oldu?
Yıllar sonra nihayet Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın kuyruğuna eklediler.
Bu da bir adım deyip izlemeye başladım.
Bilim Bakanımız ne zaman bir röportaj verse hemen okudum.
Ama tam bir hayal kırıklığı oldu.
Bakanlığın sitesine girdiğinizde bilimin zaten adı yok.
www.sanayi.org.tr diye giriyorsunuz. Bilimi temsilen sadece vekaleten yürütülen ve başında bir doçentin bulunduğu Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü var o kadar.
Oysa pek çok ülkede Bilim Bakanlığı ya tek başına ya da Yükseköğretim ve Bilim Bakanlığı şeklinde.
Yani bakan ve bakanlar, bir anlamda, bilimle yatıp, bilimle kalkıyor.
Bizde ise birleştirilen tüm bakanlıklarda olduğu gibi kimi bakanlıklar hep üvey evlat muamelesi görüyor...
Bilim Bakanımızın dün Milliyet’te demeci vardı.
Heyecanla baktım, bilime, bilim insanlarına, bilim toplumu olmaya yönelik neler var diye.
Tam bir hayal kırıklığı oldu.
Sanki Bilim Bakanı değil de Oyuncak Bakanı.
Türkiye Oyuncak Merkezi Olacak demiş ve eklemiş:
Nasrettin Hoca Oyuncakta Tutar!