Devletin eğitimde tıkandığı kesin. Peki ya özel okullar? Onlar
devletten de beter! Sanki at gözlüğü takmışlar! Yeni bir açılım
getiren yok gibi!
Ortada sınavla girilecek lise kalmamışken, üniversite
kontenjanlarının üçte biri boşken, onlar hâlâ sınav başarılarıyla
övünüyorlar. Oysa veliler, üste para vererek, çocuklarını sınav
kölesi yapacak kolejler değil, mutlu edecek okullar arıyor!
Bakalım bunu ne kadarı başarabilecek?
MEB ne yapıyor?
Sanki sözleşmeli milletvekilliği, sözleşmeli hâkimlik,
sözleşmeli doktorluk varmış gibi sözleşmeli öğretmenlik
getirildi.
Üstüne üstlük, devletteki diğer sözleşmeliler kadroya alınırken,
öğretmenler adeta unutuldu.
Sıkıntılı hem de çok sıkıntılılar.
İşte onlardan bir örnek:
“Eylülde sözleşmeli öğretmen olarak Van’a atandım. Eşim
İstanbul’da, S. Belediyesi’nde sözleşmeli personel olarak çalışıyor
ve hiçbir şekilde tayin hakkı bulunmuyor. Benim ise sözleşmeli
öğretmenlerle alakalı yayınlanan KHK’ya göre 6 yıl tayin hakkım
bulunmamaktadır.
Bu durumda ben Van’da, eşim İstanbul’da 6 yıl ayrı yaşamaya mecbur
bırakılıyoruz.
7 aylık hamileyim ve doğumum sonrasında bebekle tek başıma
ilgilenmem mümkün gözükmüyor.
Zira bir çocuğu 6 yıl babasız büyütmek hakkaniyete, aile yapımıza,
dinimize, toplum kültürümüze, Anayasa’ya aykırı bir durum.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözleşmeli öğretmenlere uyguladığı 6 yıl
çakılı hizmet yaptırımı aile birliğimizi tehdit etmekte ve bir
bayan öğretmen olarak beni ailem ve işim ikileminde bırakarak
üreten, vatanına, milletine layığıyla hizmet etme gayretiyle
çalışan, işine âşık bir bireyi sistemin dışına itmektedir.