Cumhurbaşkanı Erdoğan eğitimde işlerin yolunda gitmediğine yönelik uyarılarını sürekli yeniliyor ama görünen o ki hak ettiği etkiyi görmüyor. O ne derse desin MEB, YÖK ve ÖSYM bildiğini okumaya devam ediyor. Günlerdir yurtdışında öğrenim görecek öğrencilere yönelik alınan son kararı tartışıyoruz. Neresinden bakarsanız bakın ne hukuken ne vicdanen ne de akademik anlamda bir karşılığı yok. Diğer tüm ayrıntılar bir yana aldığı kararların zerrece sorgulanmaması, içinden çıkılmaz problemler yaratıyor. Örnek mi istersiniz alın size örnek: YÖK’ün dünya sıralamaları ile ilgili kararının fakültelere hatta bölümlere yönelik değil de “üniversite bazında” ele alması! Örneğin Hacettepe Tıp ile üniversitenin diğer fakülteleri aynı sıralamada mı? Örneğin bir öğrenci yurtdışında 200-250 bandındaki bir tıp fakültesinde okuyor ama üniversitenin genel sıralaması 500-600 bandında ise oradan mezun olan birinin yeterlilik sınavına alınması ne kadar doğru?.. MEB, YÖK, ÖSYM Eğitim sistemimize yön veren kurumların başında MEB, YÖK ve ÖSYM geliyor. Cumhurbaşkanlığı Eğitim Öğretim Politikaları Üst Kurulu, Milli Eğitim Şurası gibi danışma ve yön verme kurulları da var ama yeterince etkili değiller! Peki, bu...