Son yıllarda, herkes onu Baba olarak bildi.
Baba’lık isminin önüne geçti.
Bu unvan kendisiyle öylesine örtüştü ki hiç kimse yadırgamadı. Baba
için dün Ankara’da önemli törenler vardı.
TBMM’deki devlet töreninde ve Kocatepe Camii’ndeki cenaze namazında
katılım çok yüksekti. Farklı zamanlarda bir araya gelmeyen pek çok
isim bir aradaydı.
Kocatepe Camii’ne çıkan yolların çoğu kapandığı için ulaşım zordu.
Güvenlik nedeniyle, camiye yaklaşmak neredeyse mümkün değildi.
Gazeteci kimliğimiz olmasa biz bile zor içeri girerdik...
Baba yarın doğduğu köyde toprağa verilecek... Vasiyet niteliğindeki
son Genç Bakış’ta bu soruyu da kendisine sorduk “Niye ille de
İslamköy” dedik. Cevabı çarpıcıydı: “Buralar unutulmasın, arada bir
gelin gidin...”
Yolunuz Isparta’ya düşerse Demokrasi Müzesi’ni mutlaka gidip görün.
Cumhuriyet ve eğitim sayesinde bir köy çocuğunun nereden nerelere
geldiğini kare kare yaşayın. Son yıllardaki en büyük arzusu bu
müzenin açılmasıydı. Açıldı ve gönül rahatlığıyla hayata veda
etti.
Son 15 yıldır neredeyse yanından hiç ayrılmayan doktoru Aylin
Cesur, Baba’nın huzur içerisinde gözlerini yumduğunu söyledi.
Keşke herkesin böylesine dolu dolu geçen ve arkasında derin izler
bırakan bir ömrü olsa...
Ruhun şad olsun Baba. Bu ülke seni ve yaptıklarını, artılarıyla
eksileriyle hiç unutmayacak...
Bayramlarda o arardı