Abbas Güçlü Milliyet Gazetesi

Herkes yabancı dil öğrenebilecek mi?

MEB gelecek yıl tüm okullara İngilizce hazırlık sınıfı koyuyor. Ayrıntılar henüz açıklanmadı. Bilinen tek şey, 5’inci sınıfın hazırlık sınıfı olacağı. Öncesi...

10 Aralık 2016 | 595 okunma

MEB gelecek yıl tüm okullara İngilizce hazırlık sınıfı koyuyor. Ayrıntılar henüz açıklanmadı.

Bilinen tek şey, 5’inci sınıfın hazırlık sınıfı olacağı.

Öncesi sonrası belli değil.


Hangi öğretmenler bu dersi verecek, hangi müfredat programı uygulanacak, haftalık ders yükü kaç saat olacak, pratikler nasıl yapılacak, sonraki yıllarda ne yapılacak henüz belli değil.

Elbette bir bildikleri vardır diyeceğiz ama daha önceki İngilizce maceralarına göz attığımızda, bol bol zikzak görüyoruz ve içimiz kararıyor...

Fikir güzel ama!

Bu noktada işi isterseniz gelin bir bilene, çiçeği burnunda bir İngilizce öğretmeni olan SM’ye sözü bırakalım:

“Çok ciddi bir konu başlığıyla karşı karşıyayız.

İngilizce hazırlık sınıfı konulması, düşünce olarak reform denecek kadar çok heyecan verici bir düzenleme!

Ama bu demek değildir ki ders saati artınca bizim çocuklarımız İngilizce öğrenecek.

Dil çok geniş bir alanı kapsar.

Sadece 5. sınıfa özel olmamalı ki sürekliliğini yitirmesin.

Şöyle bir algı var:

İngilizce ders saati ne kadar çok olursa, o kadar iyi İngilizce öğrenilir.

Hayır, bu işler, ne kadar ekmek, o kadar köfteyle yürümüyor.

Etkililik ve verimlilik kavramları giriyor tam da bu noktada.

Bu konuda, özel okullar kesinlikle devlete destek vermeli.

Bünyesinde bulunan öğretmen tecrübesinden, kaynak kitap ve teknoloji kullanımından, devlet okullarının da yararlanması gerektiğini düşünüyorum.

Gramer odaklı olmasın

Bir diğer durum ise İngilizce öğretimi artık gramer odağından çıkmalı. Yani öğretmen yeterli input (girdi) listening-reading versin ki çocukta bu output (çıktı) speaking-writing’a dönüşsün. Bu output yani ürün zamanla oluşacaktır. Her çocuk aynı anda output veremez. Yani bu eğitim bir seneyle sınırlandırılmamalı.

Dil eğitimi, ciddi ve uzun süreli bir yatırım ister.

Verilen input ne kadar doğruysa, öğretmen ne kadar akıcı ise çocuk o kadar output’una yansıtır.

En önemli sorunlarımızdan biri, Türkiye’deki İngilizce öğretmenleri İngilizce konuşmuyor-konuşamıyor ya da bu işi ciddiye almıyor.

Yani çocuk maruz kalmadığı bir dili nasıl öğrensin?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Öğretmen, öğretmen, öğretmen! 22 Kasım 2024 | 438 Okunma Eğitim nedir, ne değildir?.. 20 Kasım 2024 | 321 Okunma Pazar keyfi 17 Kasım 2024 | 59 Okunma Hatada ısrar mı erdem, dönmek mi? 15 Kasım 2024 | 228 Okunma Sosyal bilimleri ne zaman ciddiye alacağız? 13 Kasım 2024 | 143 Okunma