Vatan sevgisi konu- sunda kıyasıya bir yarış var.
Kime sorsanız, kendisinden ya da falancadan daha çok vatansever birini bulamazsınız.
Oysa vatanseverlik, bir ya da birkaç davranışın bir araya gelmesiyle kazanılan bir kavram değil, yüzlercesinin yaşam tarzı haline gelmesiyle ancak aday adayı olunacak yüce bir kavram ama öylesine sıradanlaştırdık ki artık rahatsızlık verici boyutlara geldi.
Çünkü vatanseverlikle zerre kadar ilgisi olmayanlar bile bu kavramın arkasına saklandı, dilinden düşürmez hale geldi.
Turnosal kâğıdı ya da yalan makinesiyle belirlenen bir kavram değil ki şak diye tespit edesiniz...
Vatanseverlik gibi, vatan hainliği de çok rahat kullanılır hale geldi.
Bir anda, bir uçtan ötekine gidebiliyorsunuz.
En büyük vatanseverken vatan haini olabiliyor, idamın eşiğine gelmiş vatan haini iken, baş tacı edilebiliyorsunuz...
Böylesi durumlar eskiden futbolda yaşanırdı.
Gol attığınızda kahraman, kaçırdığınızda, bir anda o, bu, şu olabiliyordunuz.
Futbol sahaları bile artık çok daha adil!
Birinin üzerini çizmek için en az birkaç maç bekliyorlar...
Vatan hainliği, çok ağır ve içinden çıkılması zor bir durum.
Her ne kadar her şey aşikâr olsa da yargı kararlarını beklemeniz gerekir.
Ama vatanseverlik konusunda daha net analizler yapılabilir.
Örneğin en büyük vatansever kim?
n Vatanımı benden daha çok seven yok diyen mi?
n İstiklal Marşı’nı en gür söyleyen mi?
n Vatan millet nutukları atan mı?
n İşini en iyi yapan mı?
n Vergisini son kuruşuna kadar ödeyen mi?
n En fazla yatırım gerçekleştiren mi?