Ankara’da fırtınalar kopuyor. Sadece siyaseten değil, sınavlar
nedeniyle de milyonlarca kişi ayakta. KPSS skandalı nedeniyle yer
yerinden oynuyor ama bu durum, ilgili kişi ve kurumların umurunda
değil.
Ne bu yanlışları yapan ÖSYM’den, ne bu sınavın muhatabı MEB’den, ne
ÖSYM Başkanını o koltuğa öneren YÖK’ten, ne de ÖSYM Başkanını üçlü
kararname ile atayan Bakan, Başbakan ve Cumhurbaşka-nından tık
yok!..
Daha düne kadar sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güvenilir
kurumlarından birisi olarak gösterilen ÖSYM, artık güven vermiyor.
Ve nasıl bu hale geldi diye soran, sorgulayan, kafa yoran yok!
Başkan Demir dün devlet kanallarına çıktı, 11 maddelik bir de
deklarasyon yayınladı ama boşuna…
Özür dileme yerine kabahati adaylarda buldu, devasa hataları minik
hatalar olarak gördü, bu kadar kusur kadı kızında da olur demeye
getirdi. Oysa bazı meslekler ve kurumlar için hata yapma oranı
milyonda bir bile olsa fazla.
Örneğin bir pilotun, bir yargıcın, bir ÖSYM’nin hatası, çok
pahalıya mal olur ve sadece kendini ilgilendirmez!
KPSS’de Coğrafya ve Sosyal Bilimler Testinin puanları hâlâ
açıklanmadı. Yargı kararı bekleniyor. Peki MEB’in atama takvimi ne
olacak? Daha da önemlisi iddia edildiği gibi ortaya farklı
skandallar çıkarsa ne olacak?.. İddiaların hepsi yalan ya da
abartılı olsa bile yine de kamuoyunu rahatlatmak gerekir. Kaldı ki
bu konuda yalancı çoban durumunda olan adaylar değil, bizzat
ÖSYM’nin kendisi… Çok sayıda iddia var. Bir kısmı yalan, bir kısmı
abartılı olsa bile bazıları da doğru olabilir.
Önceki deneyimlerimiz, bize tüm iddiaları ciddiye almamız
gerektiğini öğretti. Bu yüzden ortalığın sakinleşmesi ve gerçek
dışı iddialarla, makul iddiaların birbirinden ayırt edilebilmesi
için her adayın soru kitapçığının dijital ortama yüklenmesi
gerekir. Kaldı ki Başkan Demir de TRT Haber’de her adayın
cevapladığı soruları ve soru kitapçıklarını görebileceklerini
söyledi. Şu andaki sistemde aday, kendi kitapçığındaki soruyu
değil, dijital ortamdaki ilgili soruyu görüyor. İddialar ise
dijital ortamdaki soru ile kitapçıktaki soruların birebir
örtüşmediği yönünde. Örneğin şıkların sıralaması aynı değildi
diyorlar.
Ne kadar doğru, ne kadar yanlış bilmiyoruz. Kitapçıklar
açıklanmadan da ne söylense boş!
Ve adaylar hâlâ iddia ediyor:
İşaretlediğim soru boş gözüküyor