Gelecek öğretim yılına yönelik özel okul ücretleri yakında açıklanır. 100 bin lira sınırını aşanlar olursa hiç şaşırtıcı olmaz. 50 bin liranın üzerine çıkanlar da bir hayli fazla.
Peki, aldıkları paranın karşılığını hakkıyla veriyorlar mı?
İşte o tartışılır...
Her anne, baba, en değerli varlığı olan çocuklarının en iyi
okullarda okumasını ister.
Öyle de yapıyorlar.
Parası olanlar için sorun yok, çünkü parayı bastırdığınızda,
anaokulundan üniversiteye kadar tüm kapılar sonuna kadar size
açılıyor. Ama bazen, özellere yöneldiklerine bin pişman
oluyorlar!
Çünkü ne kadar varlıklı da olsalar, sürekli yapılan zamlar
morallerini bozuyor. Yabancı dil öğrenememeleri ve sınavlar için
takviye alma zorunluluğu canlarını sıkıyor.
Yemeden içmeden, gezmeden, kendileri için hiçbir harcama yapmadan,
maaşlarının çok önemli bir bölümünü, çocuklarına harcayan beyaz
yakalı veliler, kendileri çoğu zaman hiç zam almazken, okul
ücretlerine sürekli zam gelmesini artık hazmedemiyorlar.
Daha da vahimi, verdikleri paranın karşılığını aldıklarına
inanmıyorlar!
Peki ya parası olmayanlar?
İşte onlar da, çocuklarına çocukluğunu, gençlere gençliğini
yaşatmadan, en iyi devlet okulları için TEOG, YGS, LYS maratonuna
ağırlık veriyorlar. Çoğu da sınav çarklarının arasında yok olup
gidiyor!..
Uçuk fiyatlar!
Özel okul fiyatları, bırakın gelir artışını, dünyayla
kıyaslandığında da çok yüksek.
Bu yüzden, öğrenci profilleri sürekli değişiyor.
Eskiden, maaşlı çalışan üst düzey yöneticiler, çocuklarını
rahatlıkla koleje gönderebiliyorken, şimdi pek çoğu için hayal
oldu!
Çünkü maaş zammı söz konusu olduğunda, mini minnacık olan enflasyon
oranları, okul ücretlerine zam yapılacağı zaman, nedense bir anda
tavan yapıyor!
Öyle okullar var ki öğrenim ücretleri 70-80 milyona vardı ve 50
milyon liranın üzerine çıkan okul sayısı da hızla artıyor.
Ha bu arada sakın yanlış anlamayın, bu ücretler, 4 yıllık değil
sadece bir yıllık!
Veli isyanı!
“Biz çocuklarını ilköğretimde okutan aileleriz.
İmkânlarımız nispetinde özel bir okula gönderiyoruz.
Ancak son yıllarda okulların yaptıkları enflasyonun üzerindeki
fahiş ücret artırımları, birkaç ay içinde ilan edecekleri gelecek
yıl ücretleri için şimdiden biz velileri endişelendiriyor.
Veliler olarak sorduğumuzda, açıklanacak enflasyon oranına artı
yüzde 5 daha ilave edip hesapladığını öğrenmiş bulunuyoruz.
Yani (ÜFE+TÜFE)/2 sonucu bu yıl yüzde 10 çıkarsa, üzerine yüzde 5
ilave edip yüzde 15 zam yapılacaklar.
Ve bunun da MEB’in yönetmenliğine uygun olduğu belirtiliyor.
Biz çalışanlar, enflasyon oranında zam alırken, hatta bezen hiç zam
alamazken, kiralar ve tüm diğer değer artışları, gerçekleşen
enflasyona göre uygulanırken, özel okullara böylesi bir hak
verilmesi, özel okullarca istismar edilmesine ve reelde de her yıl
haksız okul ücret artışlarının dayanağı olarak kullanılmasına sebep
olmaktadır. Bu nedenle, özel öğretim kurumları yönetmeliğinin
yeniden düzenlenmesini ve bahsi geçen yüzde 5 oranında artış
kısmının kaldırılmasını istiyoruz...”
Tartışmalı yönetmelik!
Çocuğunu anaokulundan itibaren özel okulda okutan bir veli,
ortalama yüzde 10’luk bir enflasyon artışı olsa, 15 yıllık öğrenim
hayatı boyunca, yüzde 150 enflasyon artışı için, yüzde 75 de artı
zam için ücret ödeyecek.
Örneğin 50 bin lirayla başlasa, bir sonraki yıl 57.500 lira,
sonraki yıllar da onun yüzde 15’i diye katlanarak devam edecek.
Yani altından kalkmak mümkün olmayacak.
Bu yüzden, okul ücretlerini makul seviyelere çekmek zorundayız. Bu
konuda herkese görev düşüyor.
Hemen her sektörü destekleyen ve vergi muafiyeti getiren devlet,
eğitime de aynı desteği sağlamalı, özel okul sahipleri de daha az
kazanmaya razı olmalı, yoksa bindikleri dalı kesmiş
olacaklar...
İşte ücretleri uçuran o nedenlerden bazıları: