Cumhuriyet’in ilk yıllarında ülkenin yüzde 70’i köylerde yaşıyordu, şimdi yüzde 90’ımız kentlerde yaşamaya çalışıyoruz.Aslında kent dediklerimizin pek çoğu, her ne kadar isimleri “şehir”, “büyükşehir” olsa da gökdelenlerden ve trafik yoğunluğundan nefes alamayacak hale gelseler de “mega köy” olmanın ötesine geçebilmiş değil.Değişim, hele ki hızlı değişim, sosyolojik sorunları da beraberinde getirir. Bugün yaşadığımız sıkıntıların temelinde de bu hızlı değişimin, dönüşümün sancıları var.Peki, bu bir asırlık hızlı değişim ve dönüşüm sürecinden eğitim sistemimiz nasıl etkilendi?Lokomotif olmaya devam mı etti yoksa trenin son vagonu haline mi geldi?Lafı hiç uzatmadan sözü, ömrünü eğitime adayan bir öğretmenize bırakıyorum:Nereden nereye?