Dünya öylesine hızlı değişiyor ki kuşaklar arası çatışma akıl almaz boyutlara ulaştı.
Eskiden dede ile torun arasında anlayış sorunu vardı, sonra baba oğul birbirinden uzaklaşmaya başladı. Şimdi ise kardeşler birbirine tahammül edemiyor.
Dünkü gençler mi daha donanımlı ve saygılıydı, yoksa bugünküler mi?
Daha da önemlisi, biz yetişkinler mi onları anlamıyoruz, yoksa onlar mı bizi?
İsterseniz gelin önce pek çok yetişkinin altına imza atacağı, üst düzey bir yöneticinin, bugünün gençliğine yönelik tespitlerine bir göz atalım, sonra da gençler bu konuda ne diyor onlara söz verelim!
Donanım sıfır!
-Eğitim sektöründeyiz. İşlerimiz arasında dil kursu da var. Eğitim kadromuzda iki personelimiz var. Biz bu sayıyı dörde çıkarmak niyetindeyiz ve beş aydır eğitimci arayışı içerisindeyiz.
-Dışarı çıkıp herhangi bir vatandaşa sorsanız memleket işsizlikten kırılıyor yanıtını alırsınız. Ancak olay gerçekten bambaşka boyutta. Bunu görmek için işveren olmanız yeterli.
-Yıllarca övünç kaynağımız olan emek gücümüz şu an perişan bir halde. Çünkü emek gücümüzün 15-23 yaşlarında olan kısmı çalışmak için nazlanıyor. Zaten ülkemizde bütün vatandaşlarımız potansiyel birer müdür olduklarından genelde çalıştıkları işleri beğenmezler. Yeni jenerasyonumuz olan bu gençlerimiz, sıkıya gelemedikleri gibi yıllarca ailelerinden gördükleri ilgiyi, alakayı ve şefkati patronlarından ve müdürlerinden de istiyorlar.