Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, müfredat programıyla ilgili
ayrıntıları paylaştı.
Yeni programı askıya çıkarttı.
İsteyen öneri getirebilecek, isteyen de karşı çıktığı maddelere
itiraz edebilecek.
Demokrasi dediğin böyle olur diyenler mutlaka olacaktır.
Umarız öyle olur!..
Ayrıntılarıyla ilgili detaylara girmek için henüz erken. Önce
sonucu görmek gerekir, çünkü Ankara’daki tasarıların başıyla sonu
çok farklı olabiliyor.
Bu noktada, müfredattan daha önemli olan, öğretmen yetiştirme ve
atama sistemi.
Daha da önemlisi, onların moralleri.
Çünkü eğitimin bel kemiği öğretmenlerdir.
Moral değerlerini kaybetme noktasına gelmiş öğretmenlerle yol
alamazsınız!
Atama bekleyen yüz binlerce öğretmenin morali kış koşullarından çok
daha kötü.
Bir açıklama bekliyorlar, o bile yapılmıyor!
Eğitim fakülteleri lime lime dökülüyor, kimsenin umurunda
değil.
Pek çoğu daha iyi bir iş bulsa hemen kaçacak ama niye diye soran
bile yok!
Öğretmenlik bir idealizmdir.
Ve elbirliğiyle onların bu idealizmini yok etmeye çalışıyoruz.
İdealist olmayan öğretmenlerle, idealist öğrenciler
yetiştiremezsiniz.
Keşke her şeyden önce bu konuya kafa yorabilseydik...
Peki, bugünün okulu, bugünün öğretmeni, bugünün yenilenen
müfredatı, bugünün kitapları, bugünün çocuğuna, bugünün gencine,
bugünün dünyasına hitap edebiliyor mu?
Evet demek çok zor?
Müfredat değişikliğine gidilirken, keşke biraz da bu konulara kafa
yorulsaydı!