Ömrümüz, sınavlarla geçiyor.
Birinden çıkıp, diğerine giriyoruz.
Yitirilen ise sadece zaman ve para değil!
Hayallerimiz de yok olup gidiyor...
Umut tacirliğini adeta körükleyen MEB ve ÖSYM ise sınava giren aday
sayısını azaltacağına daha da artırıyor...
Bu yıl, KPSS Ortaöğretim Sınavı’na rekor başvuru gerçekleşti.
ÖSYM’nin 20 Kasım’da düzenleyeceği KPSS Ortaöğretim sınavına 3.5
milyon aday katılacak.
Yıl sonu itibarıyla, toplam 65 sınava yaklaşık 14 milyon 500 bin
aday girecekmiş.
Buna bir de MEB’in yaptığı sınavları eklersek, her iki kişiden
biri, ya kendi ya da bir yakını sınava giriyor olacak.
Sonuçları ve kayıpları da ne siz sorun ne de biz söyleyelim.
Çünkü tam bir felaket.
Oysa, sınavlar için harcanan emek ve para doğru kanalize edilse
hemen her yıl binlerce yeni öğretim kurumu açılır, yüz binlerce
öğrenciye meslek kazandırılır, on binlercesine istihdam olanağı
sağlanır. Ama bunu bile başaramıyoruz. Çünkü sorunu çözmek için
yeterince kafa yormuyoruz...
Bütçe artıyor ama!
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2017 bütçesi TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu’nda görüşüldü.
Geçen yıl 76 milyar 354 milyon TL olan MEB bütçesi, 2017 yılı için
85 milyar 49 milyon TL olarak öngörüldü.
Dışarıdan bakıldığında ciddi bir artış söz konusu.
Hele hele son 15 yılın rakamlarına bakıldığında, göz kamaştırıcı
yükselme dikkati çekiyor.
Örneğin, MEB’e genel bütçe içerisinden ayırılan pay 2003’te yüzde
6.91 iken, 2017’de 12.77’ye, GSMH payı da 2.85’ten 3.24’e
yükselmiş.
Peki, buna rağmen, muhalefet ve sendikalar, “Bütçeden Milli Eğitim
Bakanlığı’na ayrılan bu miktar, eğitimin temel ihtiyaçlarını
karşılamaktan ve eksiklikleri gidermekten oldukça uzaktır”
eleştirisini niye yapıyorlar?
İsterseniz önce gelin Eğitim-İş Genel Başkanı Mehmet Balık’ın basın
açıklamasına bir göz atalım:
Yük velinin sırtına!
“Yıllardır eğitime en çok pay ayırdığını iddia eden AKP
hükümeti, bu yıl da sadece zorunlu harcamaları karşılayan bir bütçe
hazırlayarak eğitim harcamalarının yükünü yine velilerin ve
hayırsever vatandaşların sırtına yükleyecektir.
Bütçeden eğitime ayırılan pay artırılmış gibi görünse de MEB
bütçesinin büyük bölümü personel giderlerine (yüzde 79)
ayırılmıştır.
Mal ve hizmet alım giderlerinin payı yüzde 10, cari transferler
yüzde 3, diğer giderler ise yüzde 8’dir. OECD ülkelerinde milli
gelirin ortalama yüzde 6’sı eğitime ayrılmaktayken, MEB’in 2017
bütçesinin milli gelire oranı sadece yüzde 3.54’tür.