Her yıl milyonlarca çocuğumuz, gencimiz sınavlara giriyor. TEOG, YGS, LYS, KPSS, DGS, YDS... Her biri, ayrı bir ömür törpüsü. En ufak bir başarısızlık ya da şanssızlık hayatınızı altüst edebiliyor. İşte bu yüzden, sınavların hem çok adil hem de çok güvenilir ve seçici olması gerekiyor. Soruların dışarı sızması ya da parayla satılması hiçbir şekilde mümkün olmamalı. Ama dünden bugüne, ne kadar güvenlik önlemi alınırsa alınsın, merkezi yerleştirme sınavları başladığından bu yana, yani kırk yıldır bunun önüne geçilemedi... Şimdi yine ortalıkta garip söylentiler dolaşıyor. Belki de tümüyle yalan ya da algı operasyonu ama yine de ciddiye almakta yarar var. Çünkü ne zaman böylesi iddialar ortaya atılsa, arkası geldi!.. Bu konuda halen devam eden yüzlerce dava dosyası, iptal edilen on binlerce diploma ve hapse atılan yüzlerce kişi bunun bir göstergesi. O kadar farklı amaçlarla bu işi yapanlar var ki duyduğunuzda şaşıp kalıyorsunuz... Önümüzde yine büyük sınavlar var ve hepsi de çok önemli. İşte bu yüzden ne olur her türlü iddia ciddiye alınsın!.. İş garantisi Üzerinde ciddiyetle durulması gereken ve şehir efsanesine dönüşen şikâyet konularından birini gelin ilk ağızdan dinleyelim: “Sözü uzatmadan direkt konuya girmek istiyorum. Bu seneki KPSS’den önce kulağımıza birtakım dedikodular geldi. Bir adamdan söz ediliyor.