Abbas Güçlü Milliyet Gazetesi

Tek sınav, tek yerleştirme!

Liselere giriş, daha da karmaşık hale gelmek üzere! Türkiye Özel Okullar Derneği, kolejlerin de, bu yıl, MEB’in yapacağı 60 soruluk sınava göre öğrenci alacağını açıkladı. Yerleştirme...

09 Kasım 2017 | 2.715 okunma

Liselere giriş, daha da karmaşık hale gelmek üzere!
Türkiye Özel Okullar Derneği, kolejlerin de, bu yıl, MEB’in yapacağı 60 soruluk sınava göre öğrenci alacağını açıkladı. Yerleştirme konusunda henüz ayrıntı yok ama eğer merkezi yerleştirme olmazsa, sınav sistemi daha da içinden çıkılmaz hale gelebilir!
Bu yüzden, merkezi sınava evet diyorlarsa, merkezi yerleştirmeye de evet demek zorundalar!
Yoksa gariban çocukları, sadece, mahallelerindeki 5 okulu tercih ederken, parası olanların 15 tercih hakkı ortaya çıkabilir. MEB’in bir an önce, bu konuya açıklık getirmesi gerekir.
Örneğin, ekonomik koşullar nedeniyle, en yakındaki liseye gitmek isteyen öğrenciler, sınava girmedikleri takdirde, sadece     5 okul tercih edebilecekler.
Ama eğer sınava girerlerse, artı 5 okul daha tercih etme şansları olacak. Ayrıca, özel okullar için ayrı bir yerleştirme söz konusu olması halinde, artı 5 lise daha tercih hakları olacak ki, bu da haksızlıkların en büyüğü olur! MEB, bu kafa karışıklığını ve kayıt curcunasını sona erdirmek istiyorsa, tıpkı üniversiteye girişte olduğu gibi, tek sınav, merkezi yerleştirme ve eşit tercih hakkı kuralını bir an önce açıklamalıdır. Aksi halde, yeni bir kafa karışıklığı daha ortaya çıkar ki, bu da kendilerini daha fazla yıpratmanın ötesinde hiçbir işe yaramaz!
Merkezi yerleştirmede, isteyen 5 tercihini de kolejlerden yana kullanabilir, isteyen kolejlerle, sınavlı ya da sınavsız öğrenci alan devlet liselerini de içine alacak şekilde karma bir tercih yapabilir ya da sınava girmeyenler tüm tercihlerini sınavsız okullar arasından seçebilir. Yoksa kayıt dönemi hiç bitmez ve birçok haksızlığı da beraberinde getirir!..
Kolaycılık!
Özel okullar, kendi sınavlarını yapmak yerine, MEB’in yaptığı sınavı esas olarak kabul ediyorlar ama yerleştirme işine karışma diyorlar. Böyle, bir yöntem, geçmiş yıllarda uygulandı ama kayıt kargaşası yaratmanın ötesinde hiçbir işe yaramadı.
Pedagoji ve ölçme değerlendirme konularına hakim, hemen herkes soru sayısının azlığından şikâyetçi olurken, özel okulların bu sınava göre öğrenci alacaklarını açıklaması, tam bir kolaycılık! Çok net söylüyoruz, 60 soruluk bir testle Robert’e öğrenci alındığında, o okul, Robert olmaktan çıkar.
Peki, Türkiye Özel Okullar Derneği, soru sayısını ve dağılımını biliyor mu ki, böyle bir karar aldı? Hangi dersten kaç soru çıkacak, hâlâ belli değilken, kaçıncı sınıfın testlerine göre öğrenci alacaklar? Örneğin sadece 8. sınıf müfredatından çıkacak sorulara göre mi yoksa 6, 7, 8’i kapsayan tüm sorulara göre mi öğrenci seçecekler?
Geçen yıl olduğu gibi yine farklı testleri öncelik verdiklerinde, soru sayısı daha da azalmaz mı? Daha da önemlisi, bu sınavda yabancı dil var mı, yok mu, bunu bile hâlâ bilmiyoruz!
Sıfır yabancı dille kolejlere gelen öğrencileri, bir yılda, kolejden gelen diğer öğrencilerin seviyesine çıkarabilecekler mi?
Okul başarı puanları dikkate alınacak mı? Türkiye Özel Okullar Derneği, doğruyu bulma konusunda, MEB’e uyarıcı ve yol gösterici olacağına, tartışmalı bir sistemi olduğu gibi kabul ederek, kendilerini de tartışmalı duruma düşürdü. Bravo onlara!
Demek ki, MEB, kendisini bir uçurumdan aşağı atsa, onlar da koşa koşa peşinden gidecek!
Hiç mi farklılıkları olmayacak? Bu sistem, içlerine siniyor mu ki, aynen kabul ediyorlar. Görünen o ki, bu yıl sınava girecek öğrenci ve velileri, daha pek çok kafa karışıklığı bekliyor! Yeni sisteme kafa yormaktan, sınava hazırlanamaz hale gelirlerse, bunun kabahatlisi kim olacak?..
Özetin özeti: Ne olur, artık birileri, yeni sistemi, A’dan Z’ye tüm yönleriyle düşünmeye başlasın yoksa daha da içinden çıkılamaz hale gelebilir ki, bunu da, başta öğrenci ve veliler olmak üzere, ülkemiz hak etmiyor.

Bu öğretim yılı nasıl öğrenci aldılar

Yabancı kolejler, bu öğretim yılında, TEOG kapsamında ama devlet liselerinden farklı bir puan sistemiyle öğrenci aldı. Kimi TEOG sınavlarının ağırlıklarını eşit kabul etti kimi ise ikinci sınavın puan ağırlığını yüzde 70 olarak aldı. Okullara göre puanlama şöyleydi:
Özel Amerikan Robert Lisesi, iki dönemin TEOG verilerini kullanarak oluşturduğu Kayıt Kabul Puanı (KKP) ile öğrenci aldı. KKP hesaplanırken Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinin sınav sonuçları kullanıldı. Puanlamada TEOG-1 yüzde 30, TEOG-2 yüzde 70 etkili oldu. Öğrencinin KKP’si 1000 tam puan üzerinden hesaplandı. SEV’e bağlı İzmir Amerikan Koleji, Tarsus Amerikan Koleji ve Üsküdar Amerikan Lisesi Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinin sonuçlarını dikkate aldı. Puanlar birinci ve ikinci dönem yapılan sınavlar toplanıp ikiye bölünerek elde edildi. Ayrıca dört dersin sonuçları eşit ağırlıkta hesaplandı, farklı katsayı kullanılmadı. En yüksek puan 400 oldu. Okul ortalamaları puanlamaya dahil edilmedi.
Tam puan 900’dü
Özel Alman Lisesi kendi puan sistemi olan Öğrenci Kabul Puanı’nı (OKP) uyguladı. 900 tam puan üzerinden hesaplanan OKP’de, her iki dönemde yapılan Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri ve Yabancı Dil derslerinin sınav sonuçları kabul edildi. Puanlamada birinci ve ikinci dönem TEOG sınavları yüzde 50 etkili oldu.
YEP ile aldılar
Notre Dame De Sion, Sainte Pulchérie, Saint-Michel, İstanbul Saint-Joseph, Saint Benoit ve İzmir Saint Joseph 900 puan üzerinden öğrenci kabul etti. Okullar, Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri ve T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinin puanlarını dikkate aldı. 
Birinci sınavlar yüzde 50, ikinci sınavlar da yüzde 50 etkili oldu. Özel Galileo Galilei İtalyan Lisesi, Özel İtalyan Lisesi, Özel Sankt Georg Avusturya Lisesi ise devlet liselerinde olduğu gibi YEP’e göre öğrenci aldı

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Öğretmen, öğretmen, öğretmen! 22 Kasım 2024 | 409 Okunma Eğitim nedir, ne değildir?.. 20 Kasım 2024 | 320 Okunma Pazar keyfi 17 Kasım 2024 | 59 Okunma Hatada ısrar mı erdem, dönmek mi? 15 Kasım 2024 | 228 Okunma Sosyal bilimleri ne zaman ciddiye alacağız? 13 Kasım 2024 | 143 Okunma