YÖK’ün lisansüstü eğitim programları açılması ve yürütülmesine yönelik olarak aldığı son kararı, dün olduğu gibi, bugün de tartışmaya devam ediyoruz. Çünkü bilimde ilerleme sağlamadan bilim toplumu olmamız, bilim toplumu olmadan da kalkınmış ülkeler ligine yükselmemiz mümkün değil.
Peki, yeni YÖK yönetiminin bu yöndeki çabaları doğru mu, yeterli
mi, samimi ve en önemlisi de umut verici mi?
İşte Akdeniz Üniversitesi’nden bir başka hocamızın
değerlendirmesi...
Yanlış hesap!
Lisansüstü tez danışmanlığının 12 ile sınırlanmak istenmesini hiç
yadırgamadım, bilakis, olumlu buldum.
Çünkü bana sorarsanız, özellikle mühendislik, ziraat gibi
uygulamalı alanlarda bir hocanın ilgilenebileceği öğrenci sayısı en
fazla 4 olabilir.
Belki sosyal alanlarda 6-8 öğrenci makul olabilir ancak fen ve
mühendislik alanlarında kesinlikle fazladır. Örneğin, benim ideal
öğrenci sayım 2’dir, 3 öğrenciye “eh” derim ama 4-5 için yanıtım
“asla”dır.
2013’te doktora tezini sunan bir öğrencim, danışmanlığımda
gerçekleştirdiği çalışmalardan yaklaşık 15 adet SCI’lı yayın
yapmıştır. Böyle sonuçlar için öğrencinin de yetenekli ve samimi
olması, hocanın da ciddi şekilde emek harcaması şarttır.
Ülkemizde akademik çalışmalar için gerekli altyapı son derece
zayıftır. Bu bakımdan en şanslı akademik birimler tıp, diş
hekimliği fakülteleridir.