Bu yazı iki bölümden oluşuyor.
Birinci bölümde, Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeki kapının kilitlenmesini Kılıçdaroğlu’nun korumasının istediği yönündeki tartışma. Diğerinde ise, öğretmen alımıyla ilgili mülakatlar hakkında Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in paylaştığı bilgiler olacak.
Önce birincisinden başlayalım.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı’nda kilitli kapının önünde açıklama yapmıştı. Bu görüntü önemliydi. Çünkü asıl maksat CHP Lideri’nin yüzüne bakanlıkların kapıları kilitleniyor, kilitli kapıların üstüne zincir vuruluyor algısının oluşmasıydı. Ancak işin içinde tuhaf bir durum vardı. Ben de dünkü yazımda ona işaret etmiştim. Bakanlığın kapısının kilitlenmesini Kılıçdaroğlu’nun korumasının istediğini yazmıştım. Ardında da, “Belgesiz konuşmam” diye eklemiştim.
KILIÇDAROĞLU’NUN AÇIKLAMASI
Yazım üzerine Kılıçdaroğlu’nun basın danışmanı Ömer Topsakal aradı. Kılıçdaroğlu’nun özel kalem müdürünün, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in özel kalemini 10.51’de aradığını, hemen tweet atmadığını, 12 saat bekledikten sonra gece 23.00’te sosyal medyadan paylaşım yaptığını söyledi.
SAAT SAAT
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer yakından tanıdığım, diyaloğa önem veren bir bakan. Kılıçdaroğlu’nun makamından arandığı zaman, Cumhurbaşkanlığı’nda Strateji ve Bütçe Başkanlığı toplantısında. Ardından da görüşmeleri var. Ama sorun o değil. Çünkü daha Bakan’ın geri dönüşünü beklemeden, KılıçdaroğluTwitter’dan bombardımana başlıyor. Önce saat 15.49’da gençlerle buluşacağını duyuruyor, sonra saat 16.43’te, “KPSS’deki mülakat rezilliğini konuşmak üzere, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den randevu talep ettim, hâlâ ses yok. Anlaşılan eğitimden daha önemli işleri var. Saray Hükümeti görüşmelerden kaçarak, bu işleri sümen altı edebileceğine inanıyor. Yanılıyor” diye tweet atıyor.