15 Temmuz'dan sonra en çok duyduğumuz isimlerden biriydi, ByLock.
FETÖ’cü yapılanma ile ilişkinin güçlü bir delili olarak kabul edildi.
ByLock’a girdiği tespit edilenler, kamu görevlerinden uzaklaştırıldı, bir kısmı ihraç edildi. ByLock’u bu denli önemli kılan neydi?
17-25 Aralık’tan sonra FETÖ’cülerin telefon görüşmelerinin kesilmesi üzerine MİT, araştırmasını derinleştirince ByLock’u tespit etmişti.
FETÖ’cülerin ByLock programı üzerinden haberleştiklerini tespit etmek ve şifreleri kırmak o kadar kolay olmamıştı.
Kısa bir süre App Store’de kalan ByLock programı ticari gelişme sağlayamayınca kaldırılmıştı. Ancak FETÖ’cü yapılanma ByLock’u alıp geliştirmiş, şifreli sisteme dönüştürmüştü. FETÖ’nün geliştirip, gizli bir haberleşme sistemine dönüştürdüğü sistemin adı ByLock’tu.
Server’i Litvanya’da olan ByLock programı ABD’de tasarlanıp, FETÖ’cü yazılım uzmanları tarafından Türkiye’de geliştirilmişti.
24 Ekim’de Hürriyet’ten İsmail Saymaz’a röportaj veren Türk asıllı Amerikan vatandaşı David Keynes, programın kendi ismi üzerine kayıtlı olduğunu açıklamıştı. Keynes, ByLock’un FETÖ’cüler tarafından gizli bir haberleşme sistemi olarak kullanıldığını da itiraf etmişti.
Üç ayrı şifreleme sistemine sahip olan ByLock programına ancak bir kişinin referansı ile giriliyordu.
MİT bünyesinde bir birim oluşturularak ByLock programının kullanıcıları tespit edilmeye çalışıldı. MİT, ByLock kullanıcılarını kırmızı, turuncu ve mavi olarak üç ayrı gruba ayırmıştı. Aktif olarak kullananlar, programı indirip bir süre kullandıktan sonra vazgeçenler ve programı indirdiği halde kullanmayanlar şeklinde.
ByLock programının arşivinin bulunması nedeniyle kullanıcıların kimlik bilgilerine ve yaptıkları yazışmalara ulaşmak mümkün olmuştu.
MİT’in Bylock programının şifrelerini kırdığını tespit eden FETÖ’cülerin, 2016 yılı Ocak ayından itibaren haberleşmelerini ‘Eagle’ sistemi üzerinden yürüttükleri ortaya çıktı.
Gizli haberleşme sistemleri konusunda uzman yazılımcılara sahip olan FETÖ’cüler, Eagle programı üzerinde de değişiklikler yapıyorlar.
Eagle programı laptop’lara ve sabit bilgisayarlara yükleniyor. Sinyal takibine yakalanmaması için cep telefonlarına indirilmiyor. Eagle’da gerçek kimlik bilgileri kullanılmıyor. Kod adı ve kod numaraları veriliyor. Ancak bir Egale kullanıcısı diğerine kod adı ve kod numarası veriyor, bir diğeri öbürüne, böylece kimse diğerinin kod adı ve kod numarasını bilmiyor. Sanal isimler kullanılıyor, sisteme girenler kod adlarıyla birlikte kaydediliyor. Örneğin kod adı ‘Kaplan’, kod numarası ‘15025’ gibi. Eagle sisteminin en önemli özelliği ise, arşive sahip olmaması. Böylece FETÖ’cülerin yaptıkları görüşmeler kaydedilmiyor. Eagle programını çözen MİT, kod numaraları üzerinden telefon numaralarına ulaşıyor.
ByLock ve Eagle ile ilgili yeni gelişmeler var.
1- Arşiv tutmayan, kod adı ve kod numaraları ile kullanılması nedeniyle büyük ölçüde gizliliği esas alan, ‘Eagle’ programını sadece FETÖ’cülerin kullanmadığı tespit edildi. Eagle programını terör örgütleri PKK ve DAEŞ’in de etkin bir şekilde kullandıkları tespit edildi. FETÖ’cülerin PKK terör örgütü ile işbirliği iddialarına, ‘Eagle kardeşliği’ de eklendi.