Ankara'da güneşli bir gün.
Meclis'te bütçe görüşmeleri yapılıyor.
Milliyet Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan ile Meclis bahçesinde
milletvekilleriyle sohbet edip iktidar kulisinde bütçe
görüşmelerini izledik.
HDP'liler çok bilinçli bir dil kullanıyorlar.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, ileride Türkiye'yi savaş
suçlusu göstermek için dikkatlice seçtiği cümlelerin Meclis
tutanaklarına girmesine özen gösteriyordu.
Şehir savaşlarında yenilgiye uğrayan PKK, bir yandan siyasi
kadroları sahaya sürmeye diğer yandan da psikolojik savaşa
yöneldi.
PKK'nın dağ kadrosu Cizre'de sıkıştığında HDP'lileri sahaya
sürmüşlerdi. Telsiz konuşmalarında HDP'nin yetersiz kaldığı
belirtiliyor, Selahattin Demirtaş'a ağır hakaretler
yöneltiliyordu.
Selahattin Demirtaş, 23 no'lu evde sıkışan PKK'lıları kurtarmak
için kalabalık bir heyetle Cizre'nin kapısına dayanmıştı.
Hendeklerin kazılmaması, barikatların kurulmaması, insanların
ölmemesi için çaba göstermeyen, Demirtaş maalesef ki ellerinde
şehitlerimizin kanı olan teröristleri kurtarmak için Cizre'ye
girmeye çalışmıştı.
Selahattin Demirtaş ne zaman ki, Diyarbakır halkına Sur'a yürüme
çağrısı yaptı, anladım ki, Sur'daki PKK'lılar sıkıştı.
Demirtaş, “Hendekler darbeye karşı direniştir” demişti. Hendek
kazanların özyönetim ilan edilene kadar eylemlerinde kararlı
olduklarını belirtip, “Alınlarından öpüyorum” diye konuşmuştu.