Fitili Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş ateşlemişti:
“Eşkıyayı Bekaa'da aramaya gerek yok. Bunların bir kısmı
yüce Meclis'in çatısı altındadır. Biz dağda PKK'yla savaşıyoruz.
Ancak asıl PKK Meclis'te”.
Başbakan Tansu Çiller'in ”Meclis'te PKK'nın barındığı bir
gölge vardır, bunu Meclis'in üzerinden kaldırmakla
yükümlüyüz”sözleriyle DEP'lilere karşı harekete
geçildi.
2 Mart 1994 tarihinde aralarında Leyla Zana, Hatip Dicle, Ahmet
Türk, Sırrı Sakık, Mahmut Alınak ve Orhan Doğan'ın da yer aldığı
DEP milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı.
O gün Meclis'in en ağır günlerinden biriydi.
Tansu Çiller'in, asker parkası giydiği, ”Mehmetçik Başbakan”lığa
soyunduğu günlerdi. İktidar kulisine geçip DYP'lilerin, muhalefet
kulisine gelip DEP'lilerin nabzını tutmaya çalışıyorduk. İktidar
kulisinde bir tek Mehter Marşları çalmıyordu. PKK'yı Meclis'ten
atmak gibi ulvi bir vazifeyi yerine getirmenin coşkusu yaşanıyordu.
DEP'lilerin cephesinde ise buruk bir hava hakimdi. Gergin bir
oturum yapıldı. Sert tartışmalar sonucunda DEP'lilerin
dokunulmazlığı kaldırıldı. DGM Başsavcısı Nusret Demiral, Meclis'e
girip DEP'lileri almak istiyordu.