CUMHURBAŞKANLIĞI Külliyesi'ndeki 29 Ekim resepsiyonunu tek bir cümlede özetle deseniz, son dönemlerin en anlamlı resepsiyonlarından biri derdim. 15 Temmuz duruşu yansımıştı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da olsa, ‘Yenikapı’ ruhu diyecektim. Kendisi yoktu ama Cumhuriyet’i anlatan kısa film gösterimi sırasında Külliye’de sesi duyuldu.
Eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu, Tansu Çiller ve Yıldırım Akbulut oradaydı. MHP Lideri Devlet Bahçeli hem sabahki tebrikleşmeye hem de akşamki resepsiyona katıldı.
Resepsiyonda dönen kulislere gelince, tek şey konuşuluyordu. O da başkanlık sistemi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığımız soru-cevap bölümünde, “330’u bulup millete giderse, geçeceğinden umutlu musunuz?” diye sorduk. Söz konusu millet olunca çok emin konuştu. “Milletim gereğini yapar” dedi. Bu arada biz Cumhurbaşkanı ile konuşurken Bahçeli, az ötede oturuyordu. Bahçeli ile ilgili bir soru sordum, Cumhurbaşkanı aldı Kılıçdaroğlu’nun, “Meclis bombalanırken Marmaris’te tatil yapıyordu” sözüne getirdi. Belli ki çok kızmış. Yenikapı ruhu diye pek laf etmiyordu ama bu söz kanına dokunmuş. “Darbe gecesi ben milletimle beraberdim, o neredeydi?” diye sordu.
Resepsiyonun ikinci başlığını idam tartışmaları oluşturuyordu. Önce Başbakan’la konuştuk. Binali Bey, “Bizim sayımız tek başına yetmiyor. Muhalefetle görüşmemiz lazım” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, sanki o soruyu bekliyor gibiydi. Pat diye,“İdamın gecikmesi doğru değil” diye konuştu. Bir meslektaşımız, “Ama AB...” diye başlayacak oldu. Erdoğan, AB ne karışır havasındaydı. Bir kez daha anladım ki, AB konusunu bir süreliğine ‘Derin dondurucuya kaldırılmış’.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği resepsiyona katılım üst düzeydeydi. Medya patronları, iş ve sanat dünyası oradaydı. Doğan Grubu olarak salonda yerimizi aldık.Aydın Bey bizi Hürriyet binasında bir araya getirdi. Oradan bir heyet halinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne hareket ettik. Aydın Doğan, Sema Doğan, Vuslat Doğan Sabancı, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Fikret Bilâ, Ferhat Boratav, Erdoğan Aktaş,Hande Fırat, Hakan Çelik, Vahap Munyar, Fatih Çekirge ve Barbaros Muratoğlu vardı.