KINAYI kana, düğünü mateme çevirdiler.
Sıraya girdiler.
Önce FETÖ’nün darbe girişimi geldi. Onu PKK’nın kanlı
saldırıları izledi.
Türkiye’ye diz çöktürmek istiyorlar.
Bu sürecinin düğmesine 20 Temmuz 2015 tarihinde bastılar. “Darbe
mekaniği hareket geçti” denildi. 15 Temmuz bu tezin boş olmadığını
gösterdi. Ancak karşı karşıya olduğumuz tablo darbeden öte bir
anlam taşıyor. Tarihimizde hiç olmadığı kadar ciddi bir beka sorunu
ile karşı karşıyayız.
Önce hedef Erdoğan’dı.
Erdoğan’ı devirip sonuç almayı planlıyorlardı.
Başaramadılar.
Ama her saldırıdan sonra daha da agresifleştiler.
Daha acımasızca saldırdılar.
Artık hedef sadece Erdoğan değil, Türkiye...
ABD’de yeni bir siyasi irade ortaya çıkana dek biz bu sorunu
yaşayacağız.
Yeni Amerikan yönetimi Erdoğan’ı tehdit olmaktan çıkarıp,
Türkiye’yi Suriyelileştirme politikasından vazgeçmediği sürece,
canımız yanmaya devam edecek demektir.
Artık bundan daha kötüsü olmaz dememeyi öğrendim. Her saldırı
diğerinden daha acımasız bir şekilde geliyor.
Kına gecesinde eğlenen çocukları katletmek için çocuk yaşta canlı
bomba kullanılmış. Cumhurbaşkanı Erdoğan 12-14 yaşlarında bir çocuk
olduğunu açıkladı. İlk başlarda canlı bombanın 21 yaşlarında
olduğu, bombayı sırt çantasında taşıdığı söyleniyordu. Ancak DNA
tespitinde 12-14 yaşlarında olduğu belirlendi. Canlı bomba yeleği
bulundu. Yaralı olarak kurtulan bir görgü tanığı düğünde eğlencenin
sürdüğü bir sırada, birisinin canlı bombayı fark edip, “Canlı
bomba” diye bağırdığı anda patlamanın gerçekleştiğini anlattı.
Saldırıda çok sayıda insanın ölmesi hedeflenmiş. Bomba bilyelerle,
metal paralarla güçlendirilmiş. Canlı bombanın son anda vazgeçmesi
ya da başaramama ihtimaline karşı dışarıdan harekete geçirilecek
ikinci bir düzenek hazır tutulmuş.
Canlı bomba eylemi sırasında dışarıda gözcülük yapan, ikinci bir
patlama olacak diye halkı paniğe sevk etmeye çalışan, ikinci butonu
elinde tutan iki isim üzerinde de duruluyor.
DNA çalışması ile canlı bombanın kimliği, uyruğu ve cinsiyeti
belirlenmeye çalışılıyor. Düğün açık havada yapılmış. Patlamanın
olduğu yerin hemen altında Suriye’den gelenlerin oturduğu bir yer
var. Oradan bir sızma mı olduğu sorusunun cevabı aranıyor. Ama şu
bir gerçek ki DEAŞ’ın bırakın Gaziantep’i, İstanbul’da dahi bu tür
eylemleri yaptıracak hücreleri var. Patlamanın ardından incelemeye
alınan bölgedeki kamera kayıtları birçok şeyi çözecek. Canlı
bombanın nasıl geldiği, onu takip edenlerin olup olmadığını kamera
kayıtlarının aydınlatması bekleniyor.
CERABLUS’A MİSİLLEME
DEAŞ’ın bu tür saldırıları uzun bir süredir planladığı anlaşılıyor.
DEAŞ iddianamesinde, Gaziantep sorumlusu Yunus Durmaz’ın,
“PKK’lılar düğün yapıyorlar. Bu düğüne sadece akraba olduğu için
gelenler de var. Ama geneli PKK’lı ve düğünlerde PKK bayrağı
açılıyor, PKK şarkıları söyleniyor. Böyle bir yere amel yapalım mı
diye soruyorum, bugünlerde düğün var derseniz amel yapacağız inş.”
şeklindeki yazışmalarına yer verilmişti.
IŞİD’linin “Amel” dediği bombalı eylemdi.
Peki şimdi neden?