Patlamanın meydana geldi Ankara Tren Garının önüne ulaştığımda,
cesetler yerlerdeydi.
Kan kokusu, barut kokusuna karışmıştı.
Havada ağır bir ölüm kokusu vardı.
Öfkeli insanların arasından geçip, emniyet şeridiyle çevrilmiş
alana girip, üstü bayraklar ve flamalarla örtülmüş cesetlere doğru
ilerledim.
Parçalanmış cesetlerden sızan kan, deri parçaları, parçalanmış
kıyafetlerin arasından yerde cansız yatan insanlara yaklaştım.
Daha bir saat önce coşkuyla halay çekip, slogan atıyor ve yürüyüşe
hazırlanıyorlardı.
Şimdi önümde cansız bedenleri duruyordu.
Bir gelincik tarlası değil, eğilip baktığım parçalanmış insan
cesetleriydi.
İrkildim, üzüldüm, yüreğim yandı, yıkıldım.
Her tarafta üstü örtülmüş ceset parçaları vardı.
Önce ilk patlamanın olduğu yere doğru yöneldim. Ancak bir noktaya
kadar yaklaşabildim.
Cansız bedenler yerlerde yatıyordu.
Barış için gelmiş, ama terörün kurbanı olmuşlardı.
Oradan ikinci patlamanın olduğu yere yöneldim.