Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in “camilerde salalar okunsun” talimatı ile minarelerden yükselen salalar bir milletin uyanışına vesile oldu.
Salaların okunması fikrini Görmez’le birlikte Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şeref Malkoç ile Ülke TV’den Turgay Güler de gündeme getirmiş. Allah onlardan razı olsun. Böylece demokrasi tarihimize şerefli bir sayfa ekledik. “O gece MİT’e gelen telefon” başlığıyla MİT’te yaşananları anlattım. Çorba konusu gündem oldu ama o gecenin perde arkasındaki çarpıcı detayları, “Darbeye Geçit Yok” kitabına havale ediyorum.
Bir de o yazı üzerinden algı operasyonu yapmaya kalkışanlar çıktı. Ali Nesin gibi. “Görmez’le Muaz el Hatib aynı arabaya binip, nasıl zıt yönlere gidiyorlar, ben buraya takıntılı kaldım işte” diyor. Ondan bir paragraf önce yaptığı alıntıda, “Görmez’e MİT’in zırhlı araçlarından birini verdiler, Muaz el Hatib ise Görmez’in aracıyla hareket etti” diye yazıyor. Ben de merak ediyorum, aynı araca binip zıt yönlere nasıl hareket edilir diye. Yoksa önü sağa, arkası sola giden bir araç icat edildi de benim haberim mi yok? Aziz Nesin hayatta olsaydı bunun üzerine bir roman yazar mıydı orasını bilmem ama bir daha benim soyadımı kullanma diyerek oğlunu paylayacağından eminim.
15 TEMMUZ’DA MİT’TE
15 Temmuz gününe dönüp, objektiflerimizi MİT’e çevirdiğimizde yaşananlar şöyle:
- Binbaşı O.K. saat 14.45’te MİT’e gelerek ihbarda bulunuyor.