MUSUL operasyonunun ikinci ayağı başladı.
DEAŞ’ın Musul’un etrafında oluşturduğu direniş noktaları vuruluyor.
Ancak, ‘Büyük Musul Operasyonu’ henüz başlamadı; eli kulağında. O
nedenle koalisyon ülkelerinin genelkurmay başkanları toplantısı öne
çekildi. Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar’ın da katıldığı
ABD’deki toplantılarda önemli ölçüde anlaşma sağlandı. Gelen
bilgiler Türkiye’nin önerilerinin dikkate alındığı yönünde. Büyük
Musul operasyonunda Ninova gücü ile Peşmerge’nin yer alması kabul
edildi. Operasyona 3 bin kişilik Ninova gücünün yarısı girecek.
Musul’un içine yönelik olarak yapılan operasyonda yer alacak.
Yarısı takviye gücü olarak tutulacak.
Aynı şekilde Peşmerge’nin de yarısı girecek, yine yarısı takviye
olarak tutulacak. Operasyonun seyrine ve ihtiyaçlara göre takviye
güçler değerlendirilecek. Türkiye’nin, ‘Şiiler operasyonun dış
bölümünde yer alsın ama Musul içine girmesin’ yönündeki itirazı da
karşılık buldu. Böylece Sünni Arapların kenti olan Musul’da, Şii
katliamı tehlikesi azaldı.
Musul operasyonu bizim için Irak kadar önemli.
1- Ulusal güvenlik sorunu.
2- Sınır güvenliği konusu.
Musul’dan yüzbinlerce insan sınırımıza yığılırsa ne yapacağız?
Türkiye bunun altından nasıl kalkacak? Gelenlerin içinde kimlerin
olduğunu nasıl tespit edeceğiz? DEAŞ bir çılgınlık yapıp Musul
barajını patlatırsa ne olacak?
ONLAR BİNLERCE KM’DEN GELİYOR
ABD, Fransa, İngiltere binlerce kilometre öteden geliyorsa, biz
sınırımızdaki operasyonla niye ilgilenmeyelim?
Madalyonun bir de Türkmenleri ilgilendiren yüzü var. Şii güçler,
Türkmen katliamı için Tel Afer’e yönelirse kıyımın önüne kim
geçecek? Başika Kampı aynı zamanda Türkmenler için bir güvenlik
sigortası gibi.