Abdullah Muradoğlu Yeni Şafak Gazetesi

Anayasal sistemin temeli ‘güven’dir

Bir toplumu güçlü kılan en önemli unsur, hiç şüphesiz, yansıttığı “Güven” duygusudur. Elbette bir ülkenin ekonomisinin ve savunmasının güçlü olması çok önemlidir ama...

07 Şubat 2016 | 99 okunma

Bir toplumu güçlü kılan en önemli unsur, hiç şüphesiz, yansıttığı “Güven” duygusudur. Elbette bir ülkenin ekonomisinin ve savunmasının güçlü olması çok önemlidir ama güven hepsinden daha önce gelir. “Güven” bir ülkenin içten gelen gücüdür. Sağlam ve kalıcı güç içten gelir. Ülkeler tarihin derinliklerinden süzülerek gelen toplumsal değerlerin beslediği güven duygusunun yüksekliği sayesinde birçok meydan okumayla baş ederek varlıklarını sürdürürler. Bin yıllık tarihimizde Anadolu çok çetin sarsıntıları, dönemin öznel koşulları içinde, “güven” veren ve “ortak gelecek” vaat eden yönetimler sayesinde atlatmamış mıydı?

Ekonomi de, hukuk da, siyasi sistem de keza bu güven duygusu temelinde sağlıklı bir şekilde işler. Güvenin zayıfladığı toplumlarda herkes kendi başının çaresine bakmaya başlar ki bu da yeni sorunların zuhur etmesine yol açar ve giderek insanlar biribirinin kurdu haline gelirler. Ekonominin, hukukun ve siyasi sistemin herkes için adil sonuçlar doğuracak şekilde işlemesi bir toplum için güven verici unsurların en başında geliyor. Muhafaza edilmesi gereken temel, budur. Nitekim Anayasalar da uzunlukları veya kısalıklarından ziyade “toplumsal güven” üzerine bina edildikleri takdirde sağlıklı bir şekilde işleyerek kalıcı metinler haline gelirler.

“Kadir Has Üniversitesi”nin her yıl yaptığı “Türkiye Sosyal ve Siyasal Eğilimler Araştırması”nın 2015 yılını içeren sonuçları geçen ayın ikinci haftasında açıklanmıştı. Bu araştırmada “Türkleri Kürtlere bağlayan ana unsur nedir ?”diye sorulmuştu. Bu soruya deneklerin yüzde 47'si “Müslümanlık”, yüzde 26.7'si “Ortak tarih”, yüzde 10.3'ü “Ortak gelecek beklentisi”, yüzde 8.1'i “Evlilik ilişkileri”, yüzde 7.9'u ise “Ekonomik ilişkiler” diye cevap vermiş. Türk kökenli deneklerde “Müslümanlık” cevabını işaretleyenler yüzde 46.6, Kürt kökenlilerdeyse yüzde 58.6'ydi. Keza ”Ortak tarih” Türk kökenlilerde yüzde 27.1 iken, bu oran Kürt kökenlilerde yüzde 20.7'de kalmış. “Ortak gelecek beklentisi” diyenlerin oranı Kürt kökenlilerde yüzde 11.7 iken, Türk kökenlilerde bu oran yüzde 9.6'da kalmış.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trump Amerika’yı ‘dışarı’ çıkarabilecek mi? 19 Kasım 2024 | 70 Okunma İsrail’e ‘koşulsuz destek’ Harris’e kaybettirdi 17 Kasım 2024 | 53 Okunma Demokratlar’ın “Ginsburg” sendromu! 12 Kasım 2024 | 40 Okunma Demokratlar “Trump şoku”nu atlatabilecekler mi? 10 Kasım 2024 | 67 Okunma Rusya ve Çin kimi ABD Başkanı olarak görmek ister? 05 Kasım 2024 | 182 Okunma