Küba'nın siyasi rehberi “Fidel Castro” 90 yaşında hayatını
kaybetti. Castro, Ocak 1959'da Küba'da silahlı mücadeleyle iktidarı
ele geçirdiğinde “CIA” kaynakları Castro'yu “Latin Amerika'da
diktatörlük karşıtı ve demokratik güçlerin yeni ruhsal lideri”
olarak tasvir ettiler. ABD o sıralar “Batista rejimi”nden pek
hoşnut olmadığından Castro gözlerine şirin gözüküyordu. Gerçi
Castro da o sıralarda komünist bir devrimci olmaktan bir hayli
uzaktı.
1959 yılının bahar aylarında Castro ABD'yi ziyaret ettiğinde CIA
tarafından desteklenecek bir lider olarak tanımlanıyordu. Castro
herkesi şaşırttı ve ilk iş olarak “toprak reformu”nu başlattı. Bu
reform Amerikan şirketlerinin Küba'daki çıkarlarına sekte
vurduğundan “Castro portresi” hemen değişiverdi. ABD'nin Küba'yla
diplomatik ilişkiyi kesmesi ve ardından ekonomik ambargo kararı
almasıyla Castro “CIA”in atış alanı içerisine girdi. Bütün bunlar
olurken Castro 30'lu yaşların başlarındaydı ve CIA'in hesaplarına
göre fazla yaşamayacaktı.
CIA Castro'yu devirmek için Küba'dan kovulan mafya liderleriyle
bile iş tuttu. Ancak bu planlar sekteye uğradı. Sekteye uğrayan
darbe planlardan biriyse Nisan 1961'deki “Domuzlar Körfezi
Çıkarması”ydı. ABD Başkanı Eisenhower tarafından alınan bu kararın
uygulamaya sokulması ABD Başkanı Kennedy'ye kısmet oldu. CIA,
sürgün Küba'lılardan teşkil edilen tugay adaya çıkmadan evvel
Castro'yu bir suikastle ortadan kaldırmayı planlamıştı. CIA,
karizmatik liderinden yoksun kalan Küba'nın kolayca düşeceğinden
emin görünüyordu. Darbe girişimini organize eden ekiplerse, CIA'in
çok gizli şekilde tasarladığı bu suîkast planından haberdar
değillerdi. Darbeciler sadece kendilerine düşen rollerden haberdar
idiler.
Castro'ya suikast plânı akamete uğradı ama bu arada CIA'in eğittiği
darbeciler “Domuzlar Körfezi Çıkarması”nı başlatmışlardı. İlk
olarak Küba uçağı görüntüsüne büründürülen CIA uçakları Küba hava
üslerine saldırdılar. Konu “Birleşmiş Milletler”e taşınınca
Washington çok zor durumda kaldı. Böylece ABD, darbecilere hava
desteği sağlamaktan vazgeçti ve “CIA'in Kübalıları” ile “Castro'nun
Kübalıları” baş başa kaldılar. Son ana kadar hava desteğine bel
bağlayan Kübalı darbecilerden yüzden fazlası öldü, binden fazlası
esir düştü. Esirler arasında “CIA ajanları” da vardı ve serbest
bırakılmaları uzun yıllar alacaktı. Bize pek de yabancı gelmeyen bu
darbe girişimi Küba'nın kaderini derin bir şekilde
etkileyecekti.