ABD, İsrail’le ilişkisine de ‘istisnalık’ yüklüyor. Bu istisnalık anlayışı hem ABD’yi, hem ABD’nin gücüne yaslanan İsrail’i işledikleri savaş suçlarından cezasız bırakılmalarına kadar vardırılıyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “Uluslararası Ceza Mahkemesi”nde yargılanmasını şiddetle destekleyen ABD’nin kendisi bu mahkemenin yargı yetkisini hiçbir şekilde tanımıyor.
BM’nin kuruluşundan bu yana Güvenlik Konseyi’nin 5 Daimi Üyesinden biri olarak ABD’nin kullandığı yaklaşık 90 vetonun yarısı İsrail’le ilgili. Bu vetolar İsrail’in cezasız kalmasını sağladığı gibi uluslararası hukuku sistematik şekilde ihlalleri sürdürmesini de teşvik etti.
İsrail 5 ay içinde Gazze’de 13 bin civarında “çocuk” öldürdü. “Uluslararası Adalet Divanı”nın uyarılarına rağmen öldürmeye devam eden İsrail sözde kurallara dayalı uluslararası sistemin temelini dinamitliyor. ABD’nin desteği olmadan İsrail bunu yapabilir mi? Diğer yandan İsrail, ABD’nin askerî desteği olmadan Gazze’de endüstriyel ölçekteki katliamlarını da sürdüremez.
İsrail onlarca yıldır Gazze’ye abluka uyguluyor. Bir paket çikletin, bir paket...