İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı “Haysiyet isyanları” ABD’nin küresel sahnedeki güce dayalı ‘itibar’ ve nüfuzunu sarsıyor. Biden’ın İsrail’e desteği Demokrat Parti’nin genç tabanını da yabancılaştırıyor. Amerikalı meşhur ekonomistlerden Albert Hirschman 1970’de “Çıkış, Söz ve Sadakat: Firmaların, Organizasyonların ve Devletlerin Çöküşüne Tepkiler “ başlıklı bir kitap yayınlamıştı. Çok ses getiren kitabında Hirschman kişilerin, güven kaybına uğrayan kurum ve kuruluşlarla ilişkisinin hangi durumlarda ve hangi yollarla kopacağını analiz ediyordu. Hirschman, “Sadakat”, “Söz(ses, eleştiri )” ya da “Çıkış( terk etme)” gibi üç seçenek üzerinde duruyordu. Bu seçenekler şimdi Amerikan iç siyasetinde yaşanıyor, test ediliyor.
ABD dünyada en büyük rakip olarak Çin’i görüyor. Hatta Amerika’daki şahinlere göre Çin “varoluşsal bir tehdit”. Biden yönetimine göre 21. Yüzyıl, merkezinde Çin’in yer aldığı “otokrasiler” ile liderliğini ABD’nin üstlendiği “demokrasiler” arasında bir cepheleşmeye, mücadeleye sahne olacaktır. Ancak İsrail’e ABD ve Batı yönetimlerinin verdiği ahlak dışı destek...