Ülkeye büyük bedeller ödeten “12 Eylül” darbesinin lideri öldü ama pek çok ameliyat geçirdiği halde Anayasası yaşıyor. “12 Eylül”ün tabutuna son çivi, 'sivil Anayasa' ile çakılacak. “Osmanlı” vatandaşı olarak doğan Kenan Evren 'Eski Türkiye'nin tipik temsilcisiydi ve “Cumhuriyet”ten daha yaşlıydı. 1923'te bir 'Yeni Türkiye' kurulmuştu, üzerinden 100 yıl geçmeden şimdi yenisini tartışıyoruz. Mesele, “yeni”nin içinin nasıl doldurulacağı noktasında düğümleniyor. Yeni anayasayı ise, “Yeni Türkiye”nin ne olması gerektiğine ilişkin bir toplumsal mutabakat şekillendirecek.
Türkiye olağanüstü koşullarda gerçekleşen bir “milli mücadele” sonucunda kuruldu. “I. Dünya Savaşı” sonrasındaki uluslararası sistemin teşkilinde yine İngiltere başroldeydi. Sonuçta, Türkiye Ortadoğu'daki tarihi haklarından vazgeçti, hilafeti kaldırdı, 'Batı'yla çatışmamayı ve laik-seküler bir toplum inşa etmeyi hedef olarak önüne koydu. Bu gerçeklik “Lozan Antlaşması”yla resmiyet kazandı ve Türkiye gecikmeli olarak 1932'de İngiliz patronajındaki “Milletler Cemiyeti”ne katıldı.