Abdullah Muradoğlu Yeni Şafak Gazetesi

Musevi diasporası bölünüyor mu?

Netanyahu Hükümeti’nin politikaları başta ABD olmak üzere İsrail dışında yaşayan Yahudi toplulukları arasında bölünmelere ve gerginliklere yol açıyor. Batı’nın adeta şımarık...

23 Temmuz 2017 | 194 okunma

Netanyahu Hükümeti’nin politikaları başta ABD olmak üzere İsrail dışında yaşayan Yahudi toplulukları arasında bölünmelere ve gerginliklere yol açıyor. Batı’nın adeta şımarık çocuğu muamelesi görerek sırtı sıvazlanan İsrail, Batı dünyasındaki desteğini kaybetmeye başladı.  İsrail Hükümetlerinin politikalarına yönelik eleştirileri “Yahudi karşıtı(antisemitik)” saldırılar olarak gösterme çabalarıysa eskisi gibi kabul görmüyor. İsrail’in dünya Yahudileri için “güvenli yurt” olduğu algısı giderek değişiyor. İsrail’e dışarıdan Yahudi göçlerinde ciddi düşüşler yaşanıyor. İsrail dışındaki ülkelerde yaşayan genç Yahudiler için İsrail artık cazip de değil, güvenli de değil. Yahudi gençleri zengin Batı ülkelerini ve ABD’yi tercih ediyorlar.

“The National Interest”ten Paul Pillar 17 Temmuz tarihli yazısında 2015’de İsrail’e göçün sıfır düzeyine kadar gerilediğini kaydediyor. Pillar, ABD’nin etkili çevreleriyle Yahudi cemaatleri arasında İsrail Hükümetinin pozisyonuyla ilgili yorumları aktarıyor. Buna göre Netanyahu’nun politikaları İsrail hükümeti içindeki radikal dinî hiziplerin gücünü yansıtıyor, ancak bu yansıtma Amerika’daki Yahudiler nezdinde ters etki yapıyor. Büyük bir kısmı Yahudiliğin ‘Reformist’ veya ‘Muhafazakâr’ kollarına mensup Amerikalı Yahudiler, İsrail ile birlikte dünya Yahudilerinin en büyük iki nüfus yoğunlaşmasından birini temsil ediyor.

Pillar’ın aktardığı yorumlarda İsrail’in saldırgan ve kışkırtıcı politikalarının Amerikan Yahudilerinin desteğini zayıflatma ihtimali öne çıkıyor. Bu politikalar ABD’nin otomatik hale gelen İsrail’e maddi ve diplomatik desteğin azaltılmasına yol açabileceği belirtiliyor. Ayrıca ABD’deki “Evanjelist Hıristiyanlar”ın İsrail’e verdikleri desteğin niteliğinin negatif yönde etkilenebileceği uyarısı da yapılıyor. ABD’nin koşulsuz İsrail desteğinin Ortadoğu’da ABD’ye yönelik derin nefretin kaynağı olduğu düşünülürse bu ciddi bir probleme dönüşebilir.

Netanyahu dindar Yahudileri kazanmak için çılgınca hamleler yaparken, diğer taraftan mutedil Yahudilerin desteğini kaybediyor. Macaristan Hükümeti’nin Amerikalı milyarder George Soros’u hedef alması, daha da ilginci Netanyahu Hükümetinin de bu kampanyaya açıkça destek vermesi Yahudi diasporasında bölünmelere yol açıyor. Macaristan ve İsrail hükümetlerince Soros ‘ortak düşman’ ilan edildi. Soros’un İsrail Hükümetinin politikalarını şiddetle eleştirmesi, Netanyahu’yu Macaristan’ın Sağcı hükümetiyle aynı safta buluşturdu. 

Öte yandan İşgal altındaki topraklarda nüfus dengesinin Filistinliler lehinde gelişme seyri gösteriyor olması İsrail Hükümetlerinin kâbusu. Filistinliler arasındaysa genç nüfus baskın durumda. İsrail, güvenliği ve ekonomisi için genç nüfusa şiddetle ihtiyaç duyuyor,  bu yüzden dışardan göçlere bel bağlıyor. Diaspora Yahudileriyse başta ABD olmak üzere Batı ülkelerine entegre olduklarını düşünüyorlar ve nispeten güvenli durumda yaşadıklarını hissediyorlar.

Netanyahu Hükümeti’nin “Mescid-i Aksa”ya yönelik şiddet politikalarının diaspora Yahudilerini tedirgin etmesi ve İsrail’e göçü hızlandırması gibi bir amaca matuf olduğu anlaşılıyor. Zira Yahudi diasporasına yönelik tepkiler İsrail hükümetinin “anti-Semitik kartı”nı oynamasına imkan tanıyor. Böylece İsrail hükümetinin politikalarına yönelik olarak Batı kamuoylarında artan rahatsızlığın manipüle edilmesi daha kolay hale geliyor. Dolayısıyla “Siyonist” politikalara duyulan haklı öfkenin dışardaki Yahudileri hedef almasından kimin kazançlı çıkacağı, üzerinde ciddiyetle düşünülmesi gereken bir başlık olarak önem kazanıyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trump Amerika’yı ‘dışarı’ çıkarabilecek mi? 19 Kasım 2024 | 70 Okunma İsrail’e ‘koşulsuz destek’ Harris’e kaybettirdi 17 Kasım 2024 | 53 Okunma Demokratlar’ın “Ginsburg” sendromu! 12 Kasım 2024 | 40 Okunma Demokratlar “Trump şoku”nu atlatabilecekler mi? 10 Kasım 2024 | 67 Okunma Rusya ve Çin kimi ABD Başkanı olarak görmek ister? 05 Kasım 2024 | 182 Okunma