Yerli ve yabancı basında bir süredir “Putin” ve Ruslar hakkında
fıkralara yer veriliyor. Stalin gibi olmak isteyen Putin'in fıkra
darbelerine maruz kalması gayet tabii. Stalin döneminde insanlar
“Samizdat” denilen yeraltı yayınlarıyla dikta
sistemine tepki gösteriyorlardı. Başka türlüsü mümkün değildi.
Sansürün yasakladığı yazılar, kitaplar daktiloyla çoğaltılıyor ve
dolaşıma sokuluyorlardı. Yayınlarda en fazla dikkati, siyasi
fıkralar çekiyordu. Fıkraların hedefindeyse daha çok Stalin”,
celladı “Lavrenti Beriya” ve ona bağlı
“Gizli Polis” vardı.
Stalin'in 1953'te ölmesinin ardından Beriya tutuklanarak kurşuna
dizildi. Beriya'nın özel eşyaları arasında güzel bir deriyle
kaplanmış, oldukça kalın bir not defteri bulundu. Beriya, duyduğu
ve okuduğu fıkraları deftere kaydetmişti. Bu fıkralar bir şekilde
dışarıya sızdırıldı. 1954'te Moskova'da bu fıkraların seçmeleri
“Samizdat” yayınlarıyla elden ele dolaşıyordu.
“Doğu Bloğunda siyasi fıkra” başlıklı
kitabında Aleksander Drosdeyski bu
fıkralara yer verdi. Kitabın Almanca baskısına önsöz
yazan Gabriel Laub'a göre siyasi fıkralar
tarihin en iyi şahitleriydiler. Bu fıkralar, içeriye biraz temiz
hava sokabilmek için mahdut kapasiteli, bürokratik, iyice tecrit
edilmiş beyinlerin sıkı sıkıya kapalı pencerelerinin camını kesen
sentetik elmaslar gibiydiler. Beria'nın defterindeki siyasi
fıkralardan bazıları ise şöyleydi:
Moskova'da işçilere hitap eden bir bürokrat, 'Gorki
Caddesi'nde yeni binalar inşa ettik. Lenin Caddesi'nde
on üç blok ve altı fabrikalık süper modern bir işçi
mahallesi kurduk' diyor. Dinleyicilerden biri ayağa kalkarak,
'Affedersin, Yoldaş. Gorki Caddesi'nde oturuyorum ve her
gün Lenin Caddesi'nden geçiyorum. Fakat bu binaları,
blokları, fabrikaları hiç görmedim” diyor. Alaycı bir ifadeyle
işçiye cevap veren bürokrat,
“Yoldaş,caddelerde avarelik edeceğinize
Pravda gazetesini okusanız iyi
edersiniz” diyordu.
Bir gizli polis müfettişi kahkahalar atarak Lavrenti Beriya'nın
odasına girer. “Harikulâde güzel bir siyasi fıkra
duydum” der. Beria “Bana da anlat bakalım”
deyince, müfettiş, “Hiç olmaz, anlatamam. Bana
anlatan adama 5 yıl hapis cezası verdim” diye cevap
verir.
Meşhur yazar İlya Ehrenburg, Beriya'nın
davetlisi olarak Sibirya'da bir çalışma kampını ziyaret etmişti.
Beriya, Sibirya'dan dönen Ehrenburg'a “Kendinizi nasıl
hissettiniz?” diye sordu. Ehrenburg soruya, “Kürkçü
dükkanındaki tilki gibi hissettim” diye karşılık
verdi.
Bir gece Çar Nikola, Stalin'in rüyasına giriyor ve ona şu soruları
soruyor, “Söyle bakalım Jozef, Rusya hala süper güç mü? Ordusu
güçlü mü? Halk hâlâ resmi makamlardan ve polisten korkuyor mu ve
siyasi rakipler Sibirya'ya yollanıyor mu?” Stalin bütün sorulara
“Gayet tabii!” diye cevap verir. Çar'ın, “Ruslar hala votka
içiyorlar mı?”sorusuna Stalin yine, “Gayet tabii!” diye
karşılık verdi. Çar Nikola'nın “Peki votka hâlâ 40 derece
mi?” sorusuna ise “Votkamız şimdi 45 derece!” diye cevap
verdi. Bunun üzerine Çar, “Jozef, şimdi bana dürüstçe
söyle, bu beş derece için ihtilal yapmaya değer miydi?”
der.