Geçen haftaki yazımızda Mevlânâ Celaleddin Rûmî’nin “gönül namazı” tanımlamasını Mesnevî’sinden bazı kısaltmalarla aktarmıştık. Bugün de Rûmî’nin beş vakit namazı nasıl tarif ettiğini görelim. Doğrusu, “namaz gönüllüleri” olarak “namazla diriliş” seferberliğimize yeniden hız verdiğimiz şu günlerde “namaz bilincimizi” sürekli taze tutacak kadim ama yepyeni tanımlamalara hep birlikte ve çokça ihtiyacımız var:
“Sabah Namazı:
Vakit seher… Zamanın rahmine sabahın nutfesi düştü az önce. Gün doğuyor yine ve yeniden.
Şimdi hatırla ki, sen de bir zamanlar yokluğun karanlığında yitiktin. Kimsenin adını bilmediği, hatırını saymadığı bir yetimdin. Hatırla ki, Rabbin seni yokluğun gecesinden varlık ufkuna eriştirdi. Unutulmuşluğun gecesinde bırakmadı seni. Rabbin seni sahipsiz de bırakmadı.
Şimdi seher vakti… Sıyrıl gafletin gecesinden. Sehere aç gözlerini. Rabbine aç...